AİLEMİ SEVİYORUM - BEKİR FEHMİ ÖRMECİ

Eyvah! Çocuğum Üstün Zekalı

Hepimiz Aileyiz Kurumsal Icon hepimizaileyiz.com.tr
Yayın : 24.08.2012

Eyvah Çocuğum Üstün Zekalı

Her anne baba çocuğunun zeki olmasından mutlu olur ve gurur duyar. Anne ve babalar için normalden farklı her davranış zeka belirtisi olarak yorumlanır ve bu anne – babalar, çocuklarının zeki olduğunu, diğer çocuklardan farklı olduklarını düşünür. Çoğu zaman anne ve babalar öznel ve taraflı değerlendirme yaptıklarından ve çocuklarını öyle görmek istediklerinden dolayı, çocuğun yaşına uygun normal davranışlar bile çoğu zaman zeka belirtisi olarak yorumlanır.Ailelerin bu tutumu çoğu zaman yanlış, abartılı ve gerçek olmayan beklentilere neden olmaktadır.

Normalden daha zeki çocuk nasıl belli olur?

Yaradılıştan gelen özellikler itibari ile her çocukta belirgin, baskın yetenek ve özellikler vardır.

Bu özelliklerin bazıları anne- baba veya iyi bir gözlemci tarafından dışarıdan kolaylıkla anlaşılabilir. Fakat bazı özelliklerin belirlenmesi, fark edilmesi, keşfedilmesi ve rakamsal olarak ifade edilmesi gözlemle değil, ancak objektif testlerle mümkündür. Genelde zeki çocuklar yaşıtlarından kolayca ayırt edilebilir, anlaşılabilir. Genel olarak yaşından daha büyük faaliyetleri yapabilir, bunun ötesinde zekanın en önemli ayırt ediciliği; anlama, kavrama, yorum yapabilme, irdeleyebilme, uyum yapabilme, problem çözebilme yeteneklerinde kendini gösterir.

Zeka Seviyesine Uygun Yaklaşım Benimsenmeli

Yapılan zeka testi sonucunda, eğer çocukta gerçekten normalin üstünde bir zeka puanı elde edilmişse, o zaman bu çocukların eğitim ihtiyaçları normal çocuklara göre farklılık gösterecektir. Bundan dolayı da ailelerin, bu çocukların zeka seviyelerine uygun bir strateji geliştirmeleri ve yaklaşım benimsemeleri gerekmektedir.

Zeki Çocuklar Hangi Sorunlarla Karşılaşabilir?

Yüksek zeka seviyesi, problem çözme ve çabuk öğrenme becerisini ifade eder, yani bu çocuklar diğer çocuklara göre daha hızlı anlama, öğrenme, problem çözebilme ve uyum becerilerine sahip oldukları için, çok fazla bilgi ve beceri gerektirmeyen, fazla karmaşık olmayan ilkokulun ilk yıllarında fazla çalışmaya gerek duymadan programı takip edebilirler. Bu durum ise çocuklarda ben nasıl olsa çalışmadan anlayabiliyorum tarzında bir yaklaşım geliştirmelerine ve abartılı bir güvene neden olur ve çocukların dersleri hafife almasına, yeterince çalışmamasına, sonuç olarakda ileriki yıllarda başarısızlıklara neden olmaktadır.

Bu Durumda Anne Baba Mutlaka Doğru Tutum ve Yaklaşımda Bulunmalı

Normalden daha zeki olan çocuklarla ilgili sorunlardan biride anne, baba ve çevredekilerin aşırı beklentileridir. Çevrenin aşırı beklentisi, ayrıca bu beklentilere karşılık verebilme ve başarıyı koruyabilme çocukta ciddi kaygılara neden olmakta, çalışma motivasyonunu bozmakta ve psikolojisini olumsuz olarak etkilemektedir. Zeki çocukların başarıyı yakalaması zaten normal ve beklenen bir durumdur; ancak bu, anne ve babalanın doğru tutum ve yaklaşımları ile mümkündür.

Normalden daha zeki çocuklara nasıl bir ortam hazırlanmalı?

Öncelikle unutulmaması gereken şudur, çocuğunuzun zeki olması onun fiziksel yaşını ve gelişimini değiştirmez ve diğer çocuklarlın gelişim istekleri, bu çocuklar içinde geçerlidir. Zeki çocukların da diğer çocuklar gibi, çocukluğun her evresini yaşına uygun dolu dolu yaşamaya daha fazla ihtiyacı vardır.

Çocuğunuzun Gelişimine Uygun Olanaklar Yaratın

Çocuğun zeki olması bazı yetenekler açısından yaşının üstünde performans göstermesi onların çocuk olduğu gerçeğini değiştirmez. Birçok anne ve babanın düştüğü en büyük hatalardan biri de çocuğun yüksek zeka ve öğrenebilme potansiyelinden dolayı akademik becerileri erken yaşta öğrenebileceği yanılgısıdır ve bu düşünce ile çoğu anne, baba erken yaşlarda çocuğa okuma, yazma ve matematiği öğretmeye çalışmaktadır. Çocuk zaten bu bilgileri okulda fazlasıyla, hem de diğer çocuklardan daha hızlı ve erken öğrenecektir.

Anne babalar okul öncesinde, sanki iyi bir şey yapıyormuşçasına bir şeyler öğretme çabasına gireceklerine, çocuğun, çocukluğunu dolu dolu, gelişim seviyesine uygun yaşamasına olanaklar yaratılması daha uygun olacaktır.

Erken yaşta okuma yazma öğrenmenin, ileriki dönemlerdeki okul başarısında anlamlı bir fark yaratmadığı bilinen bir gerçektir. Bunun yerine anne ve babaların bir psikolog veya pedagog eşliğinde çocukların gelişim seviyelerine uygun ince ve kalın motor davranışları geliştirmek için çalışmaları, yetenekleri ve kapasiteleri ölçüsünde görev vermeleri, sorumluluk bilincinin geliştirilmeye çalışılması, yine kapasiteleri ve becerileri ölçüsünde görsel ve deneysel oyun ortamlarının sağlanması, çocuğa dünyayı kurtaracak adammış gibi davranmamaları, uygun ortam ve arkadaş çevresinin ayarlanması ve öğretmeni ile sıkı bir işbirliği yaparak çocuğun okul ile ev arasındaki bütünlüğünün sağlanması bu çocuklar için çok daha uygun yaklaşımlar olacaktır.

Zeki çocuklar için okul seçimi

Öncelikle milli eğitimin, zeki çocukların eğitimi ve yönlendirilmesine gereken, hak ettiği önemi vermediği ve bu konuda ciddi politikaları olmadığı üzücü bir gerçektir.

Tabi bunun altında eğitimden herkes eşit şekilde yararlanmalı ilkesi yatmaktadır, ancak bu çocukların normal çocuklardan farklılık gösterdikleri ve birtakım yetenekler açısından üstün oldukları ve bu özelliklerinin objektif testlerce tescil edilmiş olduğu unutulmamalıdır.

Zihinsel Özürlülere Sağlanan Olanaklar, Üstün Zekalı Çocuklar İçin Neden Yok?

Eğitimde eşitlik ilkesini benimseyen Milli Eğitim, güzel bir uygulama ile birtakım raporlarla özrü tescil edilmiş çocuklara özel imkanlar sunmakta, yine bu çocuklar ücretini devlet ödemek koşuluyla rehabilitasyon merkezlerinden yararlanabilmekte, destek eğitimi alabilmekte, hatta sadece zihinsel özür grubuna sahip öğrencilerin gittiği sınıf ve okullarda eğitim alabilmektedir.

Bu olması gereken, sosyal devlet anlayışına uyan, alkışlanacak bir uygulama ama bu imkânlardan özrü bulunan çocuklar yararlanırken, neden üstün zekâlı veya normalin üstünde zekâya sahip çocuklar yararlanamamakta? İleride bu ülkeyi bir adım öteye taşıyacak ve atılım yaptıracak olan bu çocuklardır.

Diğer çocuklara göre daha üstün zekaya sahip çocukların eğitimi de elbette farklılıklar gerektirmekte; obez bir çocuğun beslenmesi ile normal kiloda bir çocuğun beslenmesi nasıl farklı ise, benzer durum üstün zekalı çocuklar içinde geçerlidir. Diğer çocuklardan farklı özel sınıfların oluşturulmasına, çocukların izole olduğu gerekçesi ile birçok eğitimci karşı çıkmakta; fakat bu çocukların zihinsel kapasiteleri ve ihtiyaçları dikkate alındığında, normal bir çocukla aynı sınıfta eğitim alması bu çocuğa yetmeyecek ve bir süre sonra gerilemesine, boş vermesine neden olacaktır.Bu çocukların eğitimini verecek ve yönlendirecek özel okulların olmaması önemli ve üzücü bir gerçek.

Bu şartlarda ne yapabilir, çocuğa nasıl daha iyi bir eğitim verebiliriz?

Son yıllarda geç kalınmış, yetersiz sayıda ve kapasitede olmasına rağmen üstün zekalı ve yetenekli çocuklara daha iyi eğitim verebilmek ve destek olabilmek adına ‘Bilsem’ adı altında bilim sanat merkezleri açılmaya başlandı. Bu kurumlar kendi yaptıkları sınavlarla üstün zekalı ve yetenekli çocukları seçerek özel eğitim vermeye ve destek olmaya çalışmaktadır.

Sizin bir şeyler yapmaya başlamadan önce, öncelikli olarak daha profesyonel bir yaklaşımla eğitim alabilmesi için çocuğunuzu bu merkezlere yönlendirmeye çalışmanız daha mantıklı olacaktır.

Bunun ötesinde, uygun yaklaşımları olan bir öğretmenin bulunması, öğretmenle düzenli bir işbirliği, çalışma, çevre ve arkadaş ortamlarının ayarlanması, uygun tutum ve yaklaşımlar çocuğun kapasitesini ortaya çıkarmasında, yeteneklerini geliştirmesinde önemli rol oynayacaktır.

Başarılı ve üstün özelliklere sahip çocuk yetiştirmek...

Üstün özelliklere sahip çocuk yetiştirmek için ön koşul insanı tanıma sanatıdır. Bir çocuğu ne kadar erken ve iyi tanırsak, zamanında doğru ve isabetli hareket etme ve başarılı olma ihtimalimizde artar.

Çocukları tanıma sanatının içinde çok değişik bölümler ve rengârenk katmanlar var. Bu rengârenk katmanlar çözülmeye başladığı zaman insanda değişik yönleri ile ortaya çıkmaya başlar.

Yaradılıştan gelen özellikler itibari ile her insanda belirgin ve baskın yetenek ve özellikler vardır. Bu özelliklerin bazıları iyi bir gözlemci tarafından dışarıdan anlaşılabilir. Fakat bazı özelliklerin belirlenmesi, fark edilmesi, keşfedilmesi ve rakamsal olarak ifade edilmesi gözlemle mümkün değildir. Bu özellikler ancak yapılandırılmış testlerle ölçülebilir ve test edilebilir.

Eğitimde kabalama veya tahmini bir yöntemle başarı yakalanamaz. Yakalansa bile tesadüfü olacaktır.

Çocuğu tanıyorsak, çocuk hakkında doğru ve isabetli kararlar vermek başarıyı kuşkusuz kat kat artıracaktır.

Kişilerin kapasitelerinin yüksek olduğu alanlarda eğitim almaları, çalışmaları, bu alanlara yönlendirilmeleri onları başarıya götürmede önemli rol oynayacaktır.

Bu testler sadece başarılı olma açısından değil insanın kendini tanıması, eksilerini ve artılarını bilmesi açısından da önemi büyüktür.

Konular :