GENEL SAĞLIK

Ağrıya Karşı En Güçlü İlaç: Düzenli Yaşam ve Stres Yönetimi

Dr. Murat Yaycı Dr. Murat Yaycı
Yayın : 21.09.2025 - Güncelleme : 23.09.2025

Ağrıya Karşı En Güçlü İlaç: Düzenli Yaşam ve Stres Yönetimi 

Dr. Murat Yaycı, ruh halinin ve sosyal çevrenin ağrı deneyimini doğrudan etkilediğini belirterek, stres ve kaygının ağrıyı şiddetlendirebileceğini belirtti. Dr. Murat Yaycı, ağrıların önlenmesinde yaşam tarzı değişikliklerinin kritik rol oynadığını söyledi.

Ağrı oluşumu için genelde fiziksel nedenler aranır. Ancak çok daha basit durumlar ağrıları şiddetlendirmede etkili olabiliyor.

Dr. Murat Yaycı, günlük yaşantımızda meydana gelen ağrıların psikolojik ve sosyal nedenlere bağlı olarak artabileceğini veya azalabileceğini söyledi. Ruh halinin ve düşüncelerin, ağrı deneyimini derinden etkilediğine dikkat çeken Dr. Murat Yaycı, “Stres, kaygı ve endişe gibi psikolojik nedenler ağrıyı şiddetlendirebilir. Öte yandan kontrol hissi ve etkili başa çıkma becerileri ağrının azalmasına yardımcı olur.

Ağrıya Karşı En Güçlü İlaç: Düzenli Yaşam ve Stres Yönetimi

 

Stres, Kaygı ve Endişe Ağrıyı Şiddetlendirir

Bu, insan bedeninin doğal bir işleyişidir ve psikolojik zayıflık anlamına gelmez” diye konuştu. Yaycı, ağrıyı etkileyen sosyal nedenlerle ilgili ise “Çevremizdeki insanlar ve etkileşimler de ağrı algımız üzerinde büyük rol oynar.

Stresli bir ortam ağrıyı artırabilirken, desteklendiğimizi ve anlaşıldığımızı hissetmek ağrıyı hafifletir” ifadelerini kullandı. Dr. Murat Yaycı, bu tür ağrı çeşitlerinde temel hedefin merkezi sinir sistemini sakinleştirmek ve stres seviyesini düşürmek olduğunu belirtti. Yaycı, “Yaşam tarzında yapılacak ufak değişiklikler yeni ağrı oluşumlarını engellerken, fiziksel ağrılarımızın da şiddetlenmesini engeller” dedi.

 

Düzenli ve programlı bir hayatla stres kaynaklı ağrılar yok edil ebilir

Daha düzenli ve programlı bir hayatla, gündelik yaşam stresi kaynaklı ağrıların yok edilebileceğini, fiziksel hasar kaynaklı ağrıların şiddetinin azaltılabileceğini vurgulayan Dr. Murat Yaycı, “Tüm bu değişimlere rağmen ağrılar devam ediyor veya şiddeti azalmıyorsa bir doktora danışmayı ihmal etmemeli.

Doktorun önereceği uygun dozda ağrı kesiciler ile iyileşme süresi desteklenmeli” diye konuştu. Murat Yaycı, yeni ağrı oluşumlarını ve ağrıların şiddetlenmesini engelleyen yöntemleri şöyle özetledi:

 

Dikkatinizi Dağıtın!

“Ağrıya odaklandığımızda daha büyür, ancak dikkatimizi başka şeylere kaydırdığımızda küçülür. Sevdiğiniz bir aktiviteye yönelmek, bir kitap okumak, oyun oynamak veya arkadaşlarınızla vakit geçirmek, ağrı sinyallerini kısmak için güçlü bir araçtır.” 

Nefes Egzersizleri Yapın!

“Nefes, sinir sis temimizi sakinleştirmenin en etkili yollarından biridir. Yavaş ve derin nefes alıp vermek, beynimize ve vücudumuza sakinleşme mesajı gönderir. Nefes ritmini kontrol etmek, kontrol hissini artırarak ağrıyı daha kolay atlatmayı sağlar.”

 

Hayal Gücünüzü Kullanın!

“Ağrı beyninizde oluştuğundan hayal gücünüz onu yönetmek için en güçlü araçlarınızdan biridir. Odaklanma ve hayal gücüyle ağrı deneyiminizi değiştirebilir, kendinizi daha rahat hissedebilirsiniz.” 

Ağrıya Karşı En Güçlü İlaç: Düzenli Yaşam ve Stres Yönetimi

Sevdiklerinizle geçirdiğiniz süreyi artırın!

“Güvendiğiniz kişilerle zaman geçirmek, destek görmek ağrıyı azaltmada çok etkilidir. Sarılmak, dokunmak ve sevdiklerinizle olumlu etkileşimler kurmak rahatlatıcı bir etki yaratır.”

 

Uykunuzu Düzenleyin!

“Kaliteli ve düzenli uyku, vücudun kendini onarması ve ağrıyı yönetmesi için kritik öneme sahiptir. Aynı saatlerde yatıp kalkmak, gündelik hayatta meydana gelen stres kaynaklı ağrılarımızı kesmede etkili olabilir.”

Sağlıklı Beslenin!

“Düzenli ve dengeli beslenme, vücudun genel stres seviyesini düşürerek ağrıya karşı direncini artırır. Bu kapsamda özellikle öğleden sonra şeker tüketiminden kaçınmak faydalı olabilir.”

Egzersizlerinizi aksatmayın!

“Ağrı varken hareketsiz kalmak istemek doğal bir tepki olsa da hareket etmek çoğu ağrı türünü iyileştirmeye yardımcı olur. Yürüyüşler ve hafif egzersizler bedenin toparlanmasına büyük katkı sağlar.”

Sakinleştirici Bir Fincan Bitki Çayı Demleyin

Papatya ve lavanta gibi bazı bitki çaylarının stresi azaltıcı, stresi azaltıcı ve rahatlamayı destekleyici özellikler içerdiğini biliyor muydunuz? Evet, doğru! 

Papatya çayı, beyindeki rahatlamayı teşvik eden ve kaygıyı azaltan reseptörlere bağlandığı gösterilen apigenin adlı bir bileşik içerir. Ayrıca, iltihabı azaltmaya ve stresi düzenlemeye yardımcı olabilecek antioksidanlar içerir.

Benzer şekilde lavanta çayı, vücut üzerinde sakinleştirici ve rahatlatıcı bir etkiye sahip olduğu gösterilen linalool ve linalil asetat adı verilen bileşikler içerir. Bu bileşiklerin ayrıca kaygıyı azalttığı ve daha iyi uykuyu desteklediği de gösterilmiştir.

Stres azaltıcı özelliklerinin yanı sıra, hem papatya hem de lavanta çayı kafeinsizdir; bu da onları kafeinin uyarıcı etkileri olmadan doğal bir rahatlama yolu arayanlar için harika bir seçenek haline getirir!

Konular :

#Stres Yönetimi #Ağrı #İlaç

BÜLTEN ABONELİĞİ
Aileye ve hayata dair en güncel uzman görüşleri için bültenimize hemen ücretsiz abone olun!
Zorunlu Alan
Zorunlu Alan