HASTALIKLAR

Yüksek Tansiyon Böbrek Yetmezliğine Yol Açabiliyor

Hepimiz Aileyiz Kurumsal Icon hepimizaileyiz.com.tr
Yayın : 02.12.2011

Yüksek Tansiyon Böbrek Yetmezliğine Yol Açabiliyor

Hipertansiyon hastasıysanız, böbrek taşı ve idrar yolları rahatsızlıklarınız varsa bu hastalıkların gelişim şekline dikkat etmelisiniz; çünkü tüm bunlar kronik böbrek yetmezliği oluşumuna sebep olabilir.

Uz. Dr. Bilal Görçin, kronik böbrek yetmezliği oluşumuna neden olan hastalıklar ve bu hastalıklardan korunma yolları hakkında bilgi verdi.

Yüksek Tansiyon ve Şeker Hastaları Dikkat!

Kronik böbrek yetmezliği, böbreğin tüm işlevlerinin kalıcı ve ilerleyici bir şekilde bozulmasıdır. Geri dönüşlü bir durum değildir. Ancak, hipertansiyonun etkin bir şekilde kontrolü, diyet uygulanması, yeterli sıvı alınması, bazı ilaçların kullanımından kaçınılması ve düzenli kontrol gibi önlemlerle böbrek işlev bozukluğunun ilerlemesini önemli ölçüde yavaşlatmak olasıdır.

Ülkemizde ve birçok ülkede kronik böbrek yetmezliğinin en sık görülen iki nedeni şeker hastalığı ve hipertansiyondur. Bu hastalıklarda tuz kısıtlanması, düzenli egzersiz yapılması ve kilo verilmesi gibi yaşam tarzı değişikliklerinin uygulanması, kan şekerinin ve kan basıncının etkin bir şekilde kontrol edilmesi ve düzenli izlem gibi önlemlerle böbrek yetmezliği gelişimini önlemek mümkündür.

Ayrıca çeşitli nefritler, taş hastalığı, idrar yollarındaki yapısal bozukluklar, enfeksiyonlar, özellikle polikistik hastalık olmak üzere böbreğin kalıtımsal hastalıkları da kronik böbrek yetmezliğine yol açabilir.

Böbreklerinİşlevinin Bozulması Sonucu Hangi Sorunlar Ortaya Çıkar?

•Vücuda zararlı olan üre ve kreatinin gibi maddeler birikir.

•Su ve sodyum (tuz) vücutta birikir. Bunun sonucunda kan basıncı yükselir. Biriken tuz ve zararlı maddeler atılamayınca vücutta su tutulur.

•Kansızlık gelişir.

•Kemik gelişimi bozulur.

•Kanda potasyum (meyveler de bulunan bir tuz.)düzeyi yükselir ve buna bağlı olarak kalp ritmin de bozukluklar ortaya çıkabilir.

•Kalp ve damar hastalıkları gelişebilir.

•Halsizlik, iştahsızlık, bulantı, kusma, kaşıntı, ağızda kötü koku, bacaklarda his bozukluğu ve huzursuzluk, nefes darlığı, ruhsal bozukluklar ve şuur bulanıklığı gibi yakınmalar ortaya çıkabilir.

Aşırı Su İçiyorsanız Belirtilere Dikkat Edin!

Kronik böbrek yetmezliğinin ilk belirtisi “Polidipsi” (çok su içme) “Poliüri” (çok idrar çıkarma) ve “Noktüri” (gece idrara çıkma) biçiminde olabilir. Halsizlik, yorgunluk, baş ağrısı, iştahsızlık, özellikle sabah saatlerinde ortaya çıkan mide bulantısı, kusma, uykusuzluk, hafif bir nefes darlığı, ağızda kötü bir tat, inatçı hıçkırıklar, solukluk, görme bozuklukları, bilinç bozuklukları gibi belirtiler ortaya çıkabilmektedir.

Kronik böbrek yetmezliğinin kendisi, kalp yetmezliği yaratan bir etken olmamakla birlikte, yüksek tansiyona ve sıvı birikimine bağlı (hipertansiyon) ve kalp yetmezliğine sık rastlanmaktadır. Böbrek hastalarında vücutta yaygın şişlikler (ödem) oluşur; göz kapakları, akciğer, karın ve bacaklar şişer.

Böbrek Hastalarında Neden Ödem Gelişir?

1)a) Böbreklerde protein kaybı (hipoproteinemi nefrotik sendrom) genellikle genç yaşlarda görülen çoğu zaman sebebi belli olmayan ve böbrek biyopsisi ile tanı konulan hastalıklardır. Genellikle böbrek fonksiyonları normaldir. Bazen etkin tedavi ile tamamen düzelirler.

b) Kronik böbrek yetmezliği nedeniyle vücudun su ve tuzu böbreklerle atamaması, birikmesi sonucu vücutta ödem oluşur. Hipertansiyon meydana gelir. Böbrek yetmezliğinin başlangıç evrelerinde hipertansiyon vardır ancak ödem nadirdir. Ödem kronik böbrek yetmezliğinin son evrelerinde ortaya çıkar. Genellikle tedaviye dirençlidir ve diyaliz gerektirir.

*Tansiyon tedavisinde kullanılan bir grup ilaçta ayaklarda şişlik yapabilir. Ayrıca şeker hastaları ödem gelişimine çok yatkındır. Böbrek fonksiyonları bozulmadan da şişebilirler.

2)Kronik böbrek yetmezliğinde anemi (alyuvarlarda sayıca azalma) hemen hemen kuraldır. Aneminin ağırlık derecesi ise kanda biriken üre ile doğru orantılıdır. Kronik böbrek yetmezliğinde aneminin en önemli sebebi vücudumuzda kan yapımını her aşamada uyaran ve yönlendiren eritropoetin isimli hormonun (böbrek hücrelerinden yapılıp kemik iliğini uyarır) yetersiz yapılmasına bağlıdır. Tedavide bu hormon kullanılmadan kansızlık düzeltilemez.

Konular :