Evliliğinizi Güçlendirmek İçin Harekete Geçin
"Evliliklerdeki mutluluğun büyük ipucu. Olumsuz anlarda bile, onu olumluya çevirebilmenize yarayacak büyük çok büyük fırsatlar vardır. Başarı, işte o olumsuz atmosferin içinden o büyük fırsatı bulup ortaya çıkarabilmektir." diyor Kişisel GelişimUzmanı Münir Arıkan "Aile Zekası" adlı kitabında. İştebaşarılı uzmandan, evliliklerde duygusal bağın korunmasına dair, evli çiftlere altın öğütler.
Yıkmak, Yok Etmek Yerine Fırsatları Yakalayın, Eşinizi Yeniden Kazanın
Eşinizi kırmak, yok etmek, kahretmek, mahvetmek, bin pişman etmek mümkünken, susmanız büyük bir fırsat yaratabilir. Düşünsenize, en büyük, en yıkıcı, en zor tartışmada bile nasıl büyük, çok büyük bir fırsat olabilir.
Tartışırken Dahi Gülebiliyorsanız Aranızda Duygusal Bağ Hala Var Demektir
Washington Üniversitesi profesörlerinden 40 yıllık evli olan John Gottman, evliliğin temel hesaplamasının pozitif davranışların, negatif davranışlara oranı olduğunu söylüyor. Beş pozitif davranışı karşılıklı negatif jestlerin oranı 1’de kalıyorsa, o evliliğin sürmesine neredeyse kesin gözüyle bakılıyor. Prof. Gottman, “Evli çiftler önemli bir şey konuşurken tartışıyor olabilirler, ancak gülüyor, birbirlerine takılıyorsa, burada duygusal bağın işaretlerini görüyorsunuz.” diyor. Prof. Gottman, duygusal bağı koruyamayanların ise boşandığını söylüyor. Bu model sayesinde, çiftlerin evliliklerindeki olumsuzlukları önceden belirleyip ilişkilerini güçlendirmek için harekete geçebilecekleri belirtiliyor.
Neyi, Nasıl, Ne Zaman Söylemeli?
İşte Bu Sözlerle Eşinizin Gönül Kapısını Aralayın...
Tartışmanın en alıcı noktasında; “Bütün bunlar benim sana olan sevgimi azaltmaz ki birtanem.” Demeniz, eşinizi size hayran bırakabilir.
“Amma da cırtlakmışsın sen ya” yerine, “Birtanem sesin kısılmasın kıyamam sana” demeniz, eşinizin gönül kapısını açması için bir fırsat yaratabilir.
Unutmayın, en büyük pozitif fırsatlar, en büyük negatif anların içinde saklıdır.
En büyük beğeni ve takdirler de işte bu alanlarda kazanılır.
Olumlu Anlardaki Fırsatları Yakalamanın Yolları
Eşinizle daha fazla ortak yanınız olabilir. Böyle bir fırsat her zaman vardır. Yemek yapmak dahil, hüzünlü Türk filmleri izleme fırsatı dahil, parkta el ele dolaşma fırsatı dahil... Aile içinde birçok olumlu fırsatla karşı karşıya kalabilirsiniz.
Tamam da eğer, bunların hiçbirinden haz almayan bir kişiyseniz fırsat bunun neresinde?
Eşinizin sevdiği ama sizin sevmediğiniz bütün eylemlerin içerisinde, aileniz için gizli bir fırsat vardır.
Aldatmaların Büyük Çoğunluğunun Nedeni Bu
Günümüzde aldatmaların büyük bir kısmı, sizin kullanmadığınız bu tip fırsat zamanlarında ortaya çıkmaktadır. Mesela, eşinizle birlikte onun sevdiği bir tatil beldesinde tatile çıkmaktan hoşlanmıyorsanız, tatile yalnız giden eşinizin bir süre sonra sizden ruhsal olarak uzaklaşması doğaldır.
“Ya hocam, hiçbir şeyi birlikte yapamıyoruz. Tatilimiz ayrı, sinemalarımız ayrı, hafta sonları eğlencelerimiz ayrı, evdeki odalarımız bile ayrı.” Diyen eşler biliyorum ki bu eşler, sonunda boşanıyorlar.
Eşinizin sevdiği etkinliklerde ondan uzak olmanızın, onun ruhsal olarak sizden uzaklaşması dışında çok daha büyük bir riski daha vardır. Sizden ayrı kaldığı bu süreçte, başka birisine yakınlaşabilir ki günümüz aldatmaların büyük çoğunluğunu bu tip olaylar oluşturmaktadır.
Halbuki hoşunuza gitmese bile, eşinizin sevdiği filme onunla birlikte gittiğinizde, işte orada sizi bekleyen müthiş bir fırsat vardır. Birlikte geçirdiğiniz o vakitte, eşiniz size açılabilir. Size daha da yakınlaşabilir. Sizi daha iyi anlayabilir. Sizi takdir edebilir. Aynı şekilde siz de onu anlayabilir ve takdir edebilirsiniz.
Evliliklerde, her zor anı, kolay ana çevirebilecek fırsatlar saklıdır. En büyük nefreti en büyük sevgiyi dönüştürebilecek fırsatlar...
Bu sizin o fırsatı kullanma isteğinize bağlıdır.
Size küfür eden birisini, affedebilir misiniz?
Size bağıran birisine yumuşacık bir ses tonuyla cevap verebilir misiniz?
“Seni sevmiyorum artık.” diyen birisine, “Ben de seni” yerine, “Sevgini kazanmak için ne yapabilirim canım” diyebiliyor musunuz?
İşte aile içindeki bu ve benzeri fırsatlar, her an sizin kullanımınıza hazır beklerler. O fırsatı lehinize çevirmek için kriz anını iyi yönetmek, içinizdeki şeytanı susturmak gerekir.
Eşiniz, “İlgiye ihtiyacım varken ihmal ediliyorum” diyorsa, ona daha fazla zaman ayırabilir, hatta hüzünlü Türk filmlerinin tüm CD’lerini alıp, birlikte seyretmeyi teklif ederek ona büyük bir jest yapabilirsiniz.
Eşiniz İçin Emek Vermeyi mi Yoksa Boşanmayı mı Seçersiniz?
Ya da hala bu satırların yazarına, “Hocam, bize uymaz bunlar. Racona ters. Ben asla yapmam böyle şeyler. Çünkü bunu yaparsam kişiliğimden taviz vermiş olurum.” Diyorsanız kişiliğinizden vermediğiniz taviz yüzünden, eşinizi ailenizden dış dünyaya vermiş, yani boşanmış olacaksınız. Acaba hangisi daha kötü?