Sağlığınız İçin Günde 3-4 Porsiyon Yoğurt Tüketin
Viyana Üniversitesi’nin çalışması, yoğurdun bağışıklık sistemi için önem taşıdığını gösterdi. Çalışmaya göre yoğurt, hastalık ve enfeksiyonla savaşta rol oynayan T hücrelerini daha güçlü ve aktif hale getiriyor.
Yoğurt zengin mineral ve vitamin içeriği sayesinde günlük beslenmemizde sağlığa faydaları ile öne çıkıyor. Türk mutfağında çok önemli bir yeri bulunan yoğurdu bebeklik döneminden itibaren her yaştan insan rahatlıkla tüketebiliyor.
Beslenme ve Diyet Uzmanı Dyt. Rumeysa Kalyenci, yoğurdun sağlığa faydaları ve tüketirken dikkat edilmesi gerekenler hakkında bilgi verdi.
Güçlü Bir Bağışıklık İçin Her Gün Ev Yoğurdu Tüketin
Ev Yoğurdu T Hücrelerini Daha Güçlü ve Aktif Hale Getiriyor
Yoğurdun sindirim açısından vücuda faydalı olduğunu vurgulayan Gıda Mühendisi Nilüfer Hakarayan, özellikle yoğurt içeriğindeki kalsiyum ve protein yüksekliğine vurgu yaptı.
Bağışıklık Sistemini Güçlendiren Yoğurt Enfeksiyonlarla Savaşıyor!
Üniversite araştırmaları, yoğurdun insan sağlığı açısından ne denli yararlı olduğunu bir kez daha ortaya koyuyor. Örneğin; Viyana Üniversitesi’nin ‘yoğurdun bağışıklık sistemi üzerine etkisi’ konulu çalışmasına göre, günde 3-4 porsiyon yoğurt tüketmek bağışıklık sistemi açısından çok önemli.
Yoğurt, hastalık ve enfeksiyonla savaşta rol oynayan T hücrelerini güçlendirerek daha aktif olmalarını sağlıyor, içindeki dost bakteriler ise mikroplarla savaşarak bağışıklık sistemini güçlendiriyor.
Sadece kemikler değil kas ve sinir sistemi için de gerekli
Yoğurt, sütün laktik asit fermantasyonu sonucu elde edilmektedir. Süte göre laktoz oranı düşük olmakla beraber kalsiyum, protein ve kuru madde oranı yüksektir. Birçok mineralin yanında B grubu vitaminleri, A vitamini ve E vitamini içermektedir. Yoğurt içerdiği kalsiyumdan dolayı sadece kemik ve dişler için değil, aynı zamanda içeriğindeki magnezyum ve potasyumdan dolayı kas fonksiyonları ve sinir iletimleri için önemlidir. Sindirim sistemi ve bağırsak florası için yoğurtta bulunan probiyotikler çok faydalıdır.
Vücut direncini artırıyor
Sindirim sistemini düzenlemeye yardımcı olan ve bu sayede bağışıklığı olumlu yönde etkileyen mikoorganizmalara “probiyotik” adı verilmektedir. Probiyotikler bağırsağın doğal florasının hastalığa neden olan her türlü patojen yani zararlı organizmaya karşı bir bariyer oluşturmasına yardımcı olmaktadır. Bağışıklık sistemi hücrelerinin büyük bir kısmı bağırsaklarda bulunur ve bağırsakların güçlü olması bağışıklık sisteminin de güçlü olması anlamına gelir.
Yoğurt içerdiği probiyotikler sayesinde hem bağırsak florasını hem bağışıklık sistemini güçlendirmektedir. Bağırsak florasını düzenlediği için kolon kanseri riskini düşürmekte, bağışıklığı güçlendirdiği için alerjik hastalıklara karşı direnci artırmaktadır. Yoğurt, süte göre düşük laktoz içeriğine sahiptir. Bu nedenle sütü tolere edemeyen bireyler için yoğurt tüketimi uygundur.
Sindirim sistemi, kalp ve damar hastalıklarına karşı koruyucu
100 gram yoğurtta 4,5 gram protein bulunmaktadır. Yoğurt gibi proteini yüksek besinler, kasların gelişimini desteklerken, düşük proteinli gıdalara göre her zaman daha doyurucudur. Yoğurt zengin kalsiyum içeriyle de ön plana çıkmaktadır. Kalsiyum kemiklerin dişlerin güçlü olmasını sağlayan mineraldir. 100 gram yoğurt, kalsiyum ihtiyacının %15’ini karşılayabilmektedir.
Yoğurttan alınan kalsiyum yağ yakımını da hızlandırmaktadır. Yoğurt ayrıca potasyum, fosfor, riboflavin, iyot, çinko, A, E ve B vitaminleri içermektedir. Bu da yoğurdu gastrointestinel bozukluklara, hipertansiyona yol açan kötü kolesterol ve kalp-damar hastalıklarına karşı güçlü bir koruyucu besin haline getirmektedir. Ayrıca yoğurt başta olmak üzere fermente süt ürünleri tüketimi sayesinde meme kanseri riskinin azaldığı belirlenmiştir.
Yoğurdun Yeşil Suyunu Sakın Dökmeyin!
Yoğurdun yeşil suyu kesinlikle dökülmemelidir. Zengin bir vitamin kaynağı olan bu su, çorbalara karıştırılabilir veya ayran gibi içilebilir. Ara öğünlerde ise nane, salatalık, birkaç kaşık yoğurt ve suyu cacık yapılarak tüketilebilir. Yoğurt suyunun süzülmesiyle bu suyun içerdiği yüksek miktardaki riboflavin de kaybedilir. Oysa riboflavin, büyüme, doku yenilenmesi ve enerji metabolizmasında görevlidir. Bir diğer önemli nokta ise, kolesterol hastaları yoğurdun kaymağını tüketmemeli ve az yağlı olan süt ve süt ürünlerini tercih etmelidir.
Diyet Yapanlar da Tüketmeli
Tennessee Üniversitesi'nin araştırmasında ise diyet programlarında yoğurdun etkisi incelendi. Araştırmada, düşük kalorili diyet yapan kişilerin diyetlerine yoğurt ilave edildi ve gün içinde 3 öğün yağsız yoğurt yiyen aşırı kiloluların yoğurtsuz diyet uygulayanlara göre yüzde 22 daha fazla kilo verdikleri görüldü. Ayrıca, bu kişilerin yüzde 61 daha fazla yağ yaktıkları tespit edildi.
Hem sağlıklı kişilerin hem de diyet yapanların günlük kalsiyum ihtiyacını gidermek için mutlaka yoğurt tüketmesi gerekiyor.
Ev Yapımı ve Doğal Yoğurtları Tercih Edin
Günlük tüketilmesi gereken yoğurt miktarı diğer süt ürünlerinin tüketilme durumuna göre değişmektedir. Eğer süt ve peynir hiç tüketilmiyorsa yoğurdu porsiyon olarak artırmak gerekir. Ayrıca günlük alınması gereken miktar kişilerin enerji gereksinmesine göre de farklılık göstermektedir.
Kahvaltılarda peynir yenildiği, günde 1 bardak da süt tüketildiği düşünüldüğünde; öğle ya da akşam öğününde mutlaka 1 kase yoğurt veya 1 bardak ayran tüketmek gerekir. Fakat günlük beslenmenizde süt ve peynire hiç yer vermiyorsanız, günde 3-4 kase yoğurt tüketmeniz gerekmektedir. Tüketilecek yoğurdun ev yapımı ve doğal olması önemlidir.
Çocuklar Günlük Ne Kadar Yoğurt Tüketmeli?
- Çocuğunuza da doğru miktarda yoğurt yedirin
Süt ve süt ürünlerinde tüketilmesi gereken miktar; yaş, cinsiyet ve fizyolojik duruma (büyüme ve gelişme dönemi, gebelik ve emzirme dönemi, yaşlılık gibi) göre değişiklik göstermektedir. Günlük olarak
- 1-3 yaş grubu çocuklar için günde 4 porsiyon
- 4-6 yaş arası çocuklar için 3-4 porsiyon
- 7-9 ve üzeri yaş çocuklar için 3 porsiyon
- 10-18 yaş grubu çocuklarda 4 porsiyon doğal yoğurt tüketilebilir.
Menopoz döneminde yoğurt tüketimi çok önemli
Yetişkinler; günlük 3 porsiyon, 65 yaş ve üzeri bireyler ise 4 porsiyon süt ve süt ürünleri tüketmelidir. Menopoz dönemi beslenmesinin en önemli besini yoğurttur. Kalsiyum açısından zengin olan yoğurt bu dönemde oluşacak kemik kayıplarının tedavisinde ve oluşumunun engellenmesinde en büyük yardımcıdır.