Aynı Çatı Altında Sevme Engelli İnsanlar Olmayın!

hepimizaileyiz.com.tr
Yayın : 14.01.2013 - Güncelleme : 30.07.2024

Romantizm, çiftleri bir arada tutan tutkal olarak düşünülebilir; evlilikteki bağlantıyı ve tutkuyu canlı tutan alevdir. Çoğu zaman iş, yoğun programlar ve çocuklarla çiftler romantizme zaman ayırmayı zor bulurlar.

Yıllar süren bir ilişkiden veya evlilikten sonra ilişkinin romantizminin ve heyecanının azalması alışılmadık bir durum değildir. Evlilik partnerleri genellikle ihmal edilmiş hissederler, ancak biraz çaba, ilişkinizde bir zamanlar keyfini çıkardığınız romantizm kıvılcımını geri getirmek için önemli bir yol kat edebilir.

Bir ilişkide uzun vadeli başarı çalışma gerektirir ve romantizm, çiftlerin sürekli olarak üzerinde çalışması gereken bir ilişkinin birçok yönünden biridir. Romantizm, bir ilişkiyi ileriye taşıyan ve ilişkiyi canlı, heyecanlı ve anlamlı kılan hayati yakıttır. 

Romantizm, eşinizin önemli hissettiğini doğrular ve sizin de eşiniz için önemli hissetmenizi sağlar. Bu nedenle, sıradan günlük sorumlulukların ilişkinizdeki romantizmin önemini azaltmasına izin vermemeniz önemlidir.

“Aile üretimdir, kazançtır, dimdik ayakta durmaktır, neşedir, ahlaktır, toplumun ta kendisidir. Evlenme, adı üstünde olduğu gibi, çiftlerin aynı çatı altında bir arada yaşamasıdır. Aile olma adına yapılır, çiftler amatör duygulardan arınmıştır; 'ruh ikizliği', 'elektrik' ya da 'burç' söylemleri bitmelidir.” Eğer siz de aynı çatı altında sevgi yoksunluğundan yakınıyorsanız Psikiyatrist Doç. Dr. Pektaş’ın önerilerini dikkate alın.

Uzun süren evliliklerde çiftler aralarında kaybolan romantizmi ve heyecanı nasıl geri getirilebilirler? İşte, yanıtı.  

Evliliğinizi Sıradanlaştırmayın 

1. Evlilik Nedir, Ne Değildir?

• Eş de Tıpkı Meslek Gibi Severek Seçilmeli

Karı-koca aynı evde yaşamalıdır; ayrı evlerde ancak flört edilir. Flört ederek evlilik götürülemez, sorumlulukların olduğu yerde duygular dahi planlanarak yaşanmalıdır. Bu yüzden insan mesleğini bile severek değil, sorumluluk duyguları ile yapmalıdır. Ancak meslek ya da eş severek seçilmelidir. Aile olmak için çocuk şart değildir. Fakat çocuk eve katıldığında yaşam planları ister istemez daha farklı yapılır.

• Sevmekte Zorlanırlar 

Evliliğe karar veren kişilerde belirli kişilik özellikleri olmalıdır: Paylaşmayı sevmeli, hediye vermeyi bilmeli, empati kurabilmeli, yükümlülüklerini başkaları adına da yerine getirebilmelidir. En önemlisi de narsist (kendini beğenmiş) olmamalıdır. 

Tek başına yaşamayı seçen insanların başkalarını sevmekte zorluklar çektiğini tıbbi pratiğimizde görüyoruz. Bu insanlar alışkanlıklarını ve kendilerini her şeyden fazla severler. Flört etmeye vardırlar ama paylaşmaya asla! Lafta sevgiyi dillerinden düşürmedikleri halde, gerçekten sevmeyi başaramayıp yalnızlıklarını allayıp pullayıp çevreye överek anlatırlar.

Evliliğinizde mutlu musunuz, yoksa bir rutine girdiğinizi mi düşünüyorsunuz?

• Karı Koca Arasında Takım Ruhu Olmalı 

İyi günde kötü günde beraber olma, aynı çatının altında yaşamakla anlam kazanır. Onun için 'aynı yastıkta kocamak' diye bir dilek dilenir. Eşlerin kazançlarını aynı zarf içinde tutmaları bu nedenle önemlidir. Takım olma ruhu ilkokuldan itibaren çocuklara ileride aile olmaları için kazandırılmaya çalışılır. Aile üretimdir, kazançtır, dimdik ayakta durmaktır, neşedir, ahlaktır, toplumun ta kendisidir.

• Paylaşmak da Paylaşılmalı! 

Yaş günü, sevgililer günü, yılbaşı, bayramlar ticari günler gibi yorumlansa da aslında hepimizin sınandığı günlerdir. Karşınızdakine bir şeyler verebilmek sizi yüceltir, hayata anlam katar. Sadece nasihat vererek yaşayanlar özel yaşantılarında bencillikleri ile baş başa yaşayanlardır.

İntihar eğilimi, depresyon, alkol ve madde bağımlılığı yalnız yaşayanlarda çok sık rastlanılan durumlardır.

Ülkemizin ekonomik koşulları karı kocanın, bir evi dahi idare etmesini zorlaştırırken çifte evlerde evliliği savunmak oportunizmdir (kişinin menfaatine en uygun düşen yolu seçmesidir, fırsatçılık). Sevmek, vermek ve paylaşmaksa bunun gereğini yapalım. Yapamıyorsak sevme engelli olduğumuzu ya kabul edelim ya da tedavi olalım.

Evlilikte Romantizm Nasıl Sürdürülür?

2. Evlilikte Kaybolan Romantzmi ve Heyecanı Geri Getirmenin Yolları 

Artık bir ilişkide romantizmin önemini öğrendiğinize göre, ilişkinize romantizmi katmanın ve evliliğinizdeki o kıvılcımı geri getirmenin bazı yollarına gelir birlikte bir göz atalım:  

2.1. Randevu Geceleri Planlayın

Randevu geceleri ve birebir zaman planlamak bir ilişki için önemlidir. Haftada bir kez çift olarak yetişkin zamanını ayırmak önemlidir. Bu, çocuklardan ve günlük sorumluluklardan uzakta geçirdiğiniz zamandır.

Randevular, günlük aktivitelerinizde neler olup bittiğini yakalamak, engelsiz ve kesintisiz iletişim kurmak ve birbirinizle kaliteli zaman geçirmek için önemli bir zamandır.

Evliliklerde duygusal ve fiziksel yakınlığı artırmanın önemi...

Mutsuz Bir Evlilik Nasıl Düzelir?

Randevu geceleri ayrıca, eşiniz için neyin önemli olduğu ve bu konulara hafta boyunca öncelik verilmesi açısından ele alınması gereken konuları tartışmak ve çözmek için iyi platformlardır.

2.2. Flört Edin 

Spontane bir arama veya mesaj, eşinizin sizi düşündüğünü bildirmek için romantik bir jest olabilir ve teknoloji çağında telefonda flört etmek, eve döndüğünüzde veya yoğun programlarınız olduğunda bile devam edebileceğiniz harika bir egzersiz olabilir.

Birçok evli çift, flörtün evlendikten sonra bittiğini düşünür. Bu buluşma gecelerini eşinizin ne tercih edeceği hakkında konuşmak ve o flörtöz mesajları veya jestleri sürdürmek için kullanabilirsiniz. 

2.3. Yatak Odasında Olanlar Hakkında Konuşun

Bir çift olarak, sırf "birlikte olmak" için adımları ve hareketleri takip etme tuzağına düşebilirsiniz; bu romantik ilişkinize zarar verebilir; yakınlık sıradan bir görev haline gelir. Bir ilişkide iletişim kesinlikle anahtar rol oynar. Eşinize tercihlerinin ne olduğu hakkında konuşun ve her iki yetişkin de rıza göstererek yatak odanızda farklılığa açık olun.

2.4. Ortak Bir Hobi Edinin 

İnsanları ortak ilgi alanlarında bir araya getirmenin daha iyi bir yolu yoktur. İkiniz için de yeni olan ve ilginizi çeken yeni bir hobi, sporu deneyin. Ortak hobiler birlikte egzersiz yapmak, birlikte bulmaca çözmek, yoga yapmak ve hatta birlikte akşam yemeği pişirmek olabilir. 

2.5. Hediyeler  Verin ve Jestler Yapın

Birbirlerine küçük hediyeler ve jestlerle sürpriz yapmak, büyük veya gösterişli olmak zorunda değiller. İş çantalarında küçük bir not veya ofislerine teslim edilen sürpriz bir öğle yemeği olabilir. "Seni düşünüyorum" diyebilecek herhangi bir küçük jest...  

2.6. Eşinize Onu Sevdiğinizi Söyleyin

Duygularını ifade etmekte zorluk çeken birçok erkek vardır. Geçimini sağlamada, evdeki eşyaları tamir etmede veya sorun çözmede harikadırlar ancak savunmasız olmaya gelince farlara yakalanmış bir tavşan gibidirler.

Mutlu bir ilişkiye sahip olmak, harika bir duygusal bağa sahip olmaya ve eşinize onu ne kadar sevdiğinizi ve sizin için ne kadar önemli olduğunu söyleyebilmeye bağlıdır.

Mutsuz Evlilikleri Dönüştürme Yolları 

Bu yüzden eşinizin, gözlerinin içine bakarak onun sizin için ne kadar önemli olduğunu ona hissettirmeniz son derece önemlidir. Bunu kekeleyerek,  zorlanarak yapsanız bile eşiniz bu çabanızı fark edecektir.

Eylemler sözlerden daha yüksek sesle konuşur sözünü biliyorsunuz, bu doğru olabilir, ancak bazı durumlarda ihtiyacımız olan tek şey sözlerdir, eşinize sadece sevginizi göstermek değil, bunu söylemeniz önemlidir. Unutmayın, herkes sevildiğinin hatırlatılmasını ister...

2.7. Televizyonu Açmadan, Birlikte Yemek Yiyin 

Televizyonu kapatın ve akşam yemeğinde, sabah kahvaltıda veya sadece kahve içerken samimi bir şekilde eşinizle bağ kurarak zamanın tadını çıkarın. Cihazlarınızı, telefonlarınızı, bilgisayarınızı, televizyonunuzu kapatmak, eşinizle daha fazla kaliteli vakit geçirmenizi ve eşinizle bağlantıda olmanızı sağlar.

2.8. Günde En Az 30 Dakikayı Birlikte Geçirin 

Birbirinize nasıl olduğunuzu sormak ve birbirinizi dikkatle dinleyerek tam anlamıyla orada olun. Birbirinize mevcut stres faktörleri, sorunları hakkında konuşma ve gerçekten duyulduğunu hissetme fırsatı verin.

Unutmayın ki aktif olarak birbirini dinleyen çiftler, birbirlerine daha fazla şefkat gösterir ve çok daha derin bir duygusal bağ kurarlar. 

2.9. Tatillerin Tadını Çıkarın! 

Çocuklar olmadan, bir tatilde eğlenerek vakit geçirmeyi deneyin. İkinizin de ziyaret etmek istediği bir yere seyahat edin ve yeniden bağ kurarak eğlenin. Pahalı bir yurtdışı seyahati karşılayamayabilirsiniz, sorun değil, sadece ara sıra ilişkinizi tazelemek ve derinden yeniden bağ kurmak, konuşmak, birlikte zaman geçirmek ve eğlenmek için bir hafta sonu kaçamağı planlayabilirsiniz. 

2.10. Birlikte Eğlenin ve Heyecanın Tadını Çıkarın 

Günlük koşudan, sahilde gün batımı yürüyüşüne, kano, şnorkelli yüzme veya parklarda yürüyüşe kadar... Çalışmalar, birlikte heyecan verici deneyimler paylaşan çiftlerin, çiftleri birbirine daha da yakınlaştırdığını gösteriyor. Neden şimdi mükemmel ilişkinizi görselleştirmiyorsunuz...

2.11. Fiziksel Yakınlık Kurun 

Öpücük gibi fiziksel bir eylemle sevgiyi paylaşmak, duygusal ve fiziksel yakınlığınızı artırır. Bu konuda uzmanlar fiziksel temasın oksitosin (bağlanma hormonu) salgıladığını ve ruh halimizi günlerce iyileştirebileceğini, sakin ve daha rahat kalmanıza yardımcı olabileceğine dikkat çekiyor. 

Bu, eşinizle yeniden bağ kurmanıza yardımcı olur. Aynı şekilde el ele tutuşmak, sarılmak, dokunmak ve öpüşmek de eşinizle aranızda sağlıklı bir bağ oluşmasına yardımcı olacaktır. 

• İşler zorlaştığında umudunuzu kaybetmeyin!

Her ilişkinin inişleri ve çıkışları vardır. Birçok erkek cesaretini kaybeder ve çok erken pes eder. Önemli olan, zorluklar karşısında umudunu kaybetmemektir. Eşinizle ilişki için mücadele devam etmeye istekli olduğunuzu gösterirseniz onu kazanabilir; böylelikle uzun ve sağlıklı bir ilişkiye sahip olabilirsiniz.