Sıcak Havalarda Kalp Sağlığımızı Nasıl Koruyabiliriz?
Sıcak havalarda kalp sağlığınızı nasıl koruyacağınızı biliyor musunuz?
Aşırı sıcaklarda kalp krizi artıyor!Sıcak hava ilaç dozunuzu da etkiliyor!
Yaz aylarında kalp krizi vakalarında artış görülmektedir. Yüksek sıcaklık ve nem, yeterince su tüketilmiyorsa vücudun susuz kalmasına neden olabilir. Bu da kanı daha yoğun hale getirerek kalbin daha fazla çalışmasına sebep olur.
Ayrıca, sıcak hava kan damarlarının genişlemesine yol açarak tansiyon düşüklüğüne, baş dönmesine ve bayılmaya neden olabilir. Bu süreçler, kalbin oksijen ihtiyacını artırarak kalp krizini tetikleyebilir.
Vücut ısısı arttığı zaman, ısıyı düşürmek için vücut yüzeyine yakın atardamarlar genişliyor ve kan dolaşımı artıyor. Ancak, bunun mümkün olabilmesi için kalbimizin daha hızlı çalışması gerekiyor. Bu da kalbimizin yükünün artması anlamına geliyor. Aşırı sıcaklarda vücut ısısı düşürülemezse, sıcak yorgunluğu, hatta sıcak çarpması ortaya çıkabiliyor.
Kardiyoloji Uzmanı Doç. Dr. Tayfun Açıl, aşırı sıcaklarda kalp hastalarının yaşamlarını kurtaran püf noktalarını anlattı.
Sağlıklı bir yaz için önemli öneriler!Açık büfede bu hatalara düşmeyin!
İçindekiler:Sıcak Havalarda Kalp Sağlığımızı Nasıl Koruyabiliriz?
- Yazın Kalp Sağlığı İçin Nasıl Beslenilmeli?
- Yazın Kalp Sağlığını Korumak İçin Spor Yapılır mı?
- Yazın Kalp Sağlığını Tehdit Eden ve En Sık Yapılan 4 Yanlış
1. Yazın Kalp Sağlığı İçin Nasıl Beslenilmeli?
- Zeytinyağlı Yemekler ve Soğuk Çorbalar Tercih Edilmeli
Sıcak havalarda vücut ısısının ayarlanabilmesi için vücut yüzeyine yakın atardamarların iç organlara nazaran daha çok kanlanması gerekiyor. Yemek yedikten sonra dolaşımdaki kanın önemli bir miktarı sindirim sistemiyle ilgili organları kanlanması için kullanılıyor. Bu nedenle, sıcak havalarda, sindirimi kolay olan gıdalar tüketilmeli ki dolaşımdaki kanın çoğu sindirim için kullanılmasın.
Zeytinyağlı gıdalar, sebzeler ve meyvelerin sindiriminin nispeten daha kolaydır. Bunun dışında, soğuk olarak hazırlanan ve tüketilen çorbalar da vücut ısının düşürülmesine katkıda bulunabiliyor. Pişirme usulü olarak da haşlama, buğulama ve ızgara yöntemleri tercih edilmeli.
- Ayran ve Meyve Suyunun Tuz ile Şeker Miktarlarına Dikkat
Vücut ısısının ayarlanması ve organlarımızın yeterince kanlanması için dolaşım sistemimizin de uygun şekilde sıvıyla desteklenmesi gerekiyor.
Yeterli miktarda su içmezsek kalbimizin daha hızlı ve güçlü atmak zorunda kalır. Bu da özellikle kalp hastalarında, kalbe ilave yük anlamına geliyor. Bunun yanı sıra tansiyon düşüklüğü oluşabiliyor. Bu nedenle beynin kanlanması belirgin derecede azalırsa, bayılma görülebiliyor.
Günlük su ihtiyacı kabaca şu formülle hesap edilebilir: Vücut ağırlığıx32 gram. Örneğin, 70 kg ağrılığındaki bir kişinin günlük su ihtiyacı (70x32 gram) 2.31 litredir. Sıvı ihtiyacını karşılamak için en ideal içecek su olmakla beraber, ayran ve taze sıkılmış meyve suları gibi içecekler de tercih edilebilir. Ancak, bunların miktarını belirlerken, ihtiva ettikleri tuz ve şeker miktarlarına mutlaka dikkat etmeli. Sıvı kaybını arttıracakları için çay, kahve ve alkol gibi içecekleri de mümkün olduğunca kısıtlanmalı.
2. Yazın Kalp Sağlığını Korumak İçin Spor Yapılır mı?
- Spor Yaparken MutlakaSu İçin
Kalp hastaları yaz mevsiminde de mutlaka egzersiz yapmalılar. Ancak, dışarıda spor yapacaklarsa, bunu günün serin bir saatinde yapmalıdırlar. En iyisi ise evi, kapalı ve havalandırması iyi olan spor salonlarını veya spor yapılabilecek havuzları tercih etmek olacaktır. Özellikle sıcak havalarda spor esnasında su tüketilmesi de çok önemli. Kalp hastaları, bu noktalara dikkat etmezlerse, sıcak havalarda spor yaparken dolaşım sistemleri etkilenebiliyor ve bayılma, ritim bozukluğu ve kalp krizi gibi ciddi tablolar ortaya çıkabiliyor.
- Aniden Havuza ve Denize Atlanmamalı
Sıcak havalarda uzun süre dış ortamda bulunup sonra aniden soğuk suya atlama (havuz, deniz vs.) sonucunda ölümcül ritim bozuklukları oluşabiliyor. Vücut ısısı arttığında vücut yüzeyine yakın atardamarlar genişliyor. Aniden soğuk suya atlandığında ise bu damarlar aniden büzüşüyor.
Özellikle, vücut ısısıyla su ısısı arasındaki fark çok olduğunda, otonom sinir sistemi kan dolaşımını soğuk ortama göre ayarlayamıyor ve bu nedenle ölümcül olabilecek ritim bozuklukları gelişebiliyor. Kalp hastalarında bu risk daha da yüksek oluyor. Bu nedenle suyun ısısına vücudu alıştıra alıştıra suya girmek gerekiyor. Özellikle kalp hastalarının, güneşin ışınlarının yeryüzüne en dik geldiği saatlerde güneşlenmemeleri de çok önemli.
- Yaz Aylarında Evde Isı Düzeyi 18-21 Derece Arasında Olmalı
Özellikle kalp hastalarının evlerinde en uygun ısı olan 18-21 0C’yi sağlayabilmeleri için mutlaka klimalardan faydalanmaları gerekiyor. Sıcak havalarda serin olan tatil yerleri (örn. yüksek rakımlı yerler) tercih edilmeli. Alışveriş için de nispeten daha serin olan alışveriş merkezlerine gidilmeli.
- İlaçlar mutlaka hekimin kontrolü altında alınmalı
Diiüretik ve beta blokör özelliğe sahip ilaçlar mutlaka doktorun bilgisi dahilinde kullanılmalı. Sıcak havalarda sodyum ile potasyum gibi su ve elektrolitlerin kaybı fazla oluyor. Diüretik adı verilen idrar söktürücü ilaçlar da su ve elektrolit kaybına neden oluyor. Dolayısıyla, yaz aylarında diüretik kullanan hastalarda su ve elektrolit kaybı aşırıya kaçabiliyor. Bu da, dolaşımı olumsuz bir biçimde etkileyeceği için vücut ısısının korunmasını zorlaştırıyor.
Ayrıca, kalp kasının ve diğer kasların işlevi için gerekli olan elektrolitlerin aşırı miktarda azalması sonucunda, sırasıyla, kalp ritim bozuklukları ve kas krampları görülebiliyor. Beta blokör adı verilen ve kalbin hızlanmasıyla güçlü kasılmasını engelleyen ilaçlar da dolaşım üzerindeki etkileri nedeniyle vücut ısı ayarını bozabiliyor.
Bu nedenle ilaçlar mutlaka hekim kontrolünde alınmalı, sıcak havalarda su ve elektrolit kaybını önlemek amacıyla bol su içilmeli ve elektrolit kaybının durumuna göre potasyumdan zengin meyveler tüketilmeli.
- Sıcak Yorgunluğu ve çarpmasının belirtileri neler?
Sıcak yorgunluğunda; aşırı terleme, yorgunluk, güçsüzlük, kas krampı, baş ağrısı, sersemlik ve bayılma gibi sorunlar gelişebiliyor.
Sıcak çarpmasında ise; vücut ısısında artış (>41.7 0C), nabızda artış, kırmızı ve kuru cilt, zonklayıcı tarzda baş ağrısı, şuur bulanıklığı, bulantı, kusma gibi yakınmalar gelişiyor.
3. Yazın Kalp Sağlığını Tehdit Eden ve En Sık Yapılan 4 Yanlış
- Yeterince su tüketmemek: YANLIŞ!
DOĞRUSU:Özellikle bu aşırı sıcaklarda vücutta sıvı dengesini korumak son derece önemlidir. Günde en az 2-2.5 litre su tüketmek, dehidrasyonu (vücudun susuz kalmasını) önlemeye yardımcı olur ve kalp sağlığını korur.
Aksi taktirde dehidrasyon, kanın yoğunlaşmasına neden olarak kalbin iş yükünü artırır ve kalp krizine yol açabilir. Bu nedenle, düzenli su tüketimi ihmal edilmemelidir.
- Açık büfede diyeti göz ardı etmek: YANLIŞ!
DOĞRUSU:Yaz aylarında ağır ve yağlı yiyeceklerden kaçınmak, sebze, meyve ve lif açısından zengin hafif ve sağlıklı besinler tüketmek kalp sağlığı için son derece önemlidir. Ancak özellikle yaz tatilinde açık büfede sunulan sınırsız yiyecekler ve içecekler nedeniyle diyet göz ardı edilerek tatlı, tuzlu, hamur işi ve şekerli/alkollü içecekler derken tehlikeye davetiye çıkarılabiliyor. Bu nedenle kalp sağlığını tehlikeye atmamak için dikkatli olmak ve ölçüyü kaçırmamak büyük önem taşıyor.
- İlaç dozlarını ayarlamamak ve sıcağa maruz bırakmak: YANLIŞ!
DOĞRUSU: Kalp hastalarının pek çoğu ilaçların dozunun yaz aylarında doktor tarafından düzenlenmesi gerektiğini bilmiyor. Oysa yüksek sıcaklıklar, ilaçların etkinliğini azaltabiliyor ve kalp sağlığını riske atabiliyor.
Bu nedenle mutlaka ilaçların doktor kontrolünde yaz şartlarına göre düzenlenmesi, ayrıca uygun koşullarda yani serin ve kuru yerlerde saklanması büyük önem taşımaktadır.
- Yoğun fiziksel aktivite yapmak: YANLIŞ!
DOĞRUSU:Sıcak havalarda aşırı efor sarf etmek, kalp üzerinde aşırı baskı oluşturur ve kalp krizini tetikleyebilir. Bu nedenle aşırı efordan ve direkt güneş ışınlarından kaçınmak, serin yerlerde bulunmak, egzersizi sabah erken saatlerde veya akşam geç saatlerde yapmak hayati önem taşır. Bu kurallara dikkat edilerek vücut ısısı kontrol altında tutulabilir ve kalp üzerinde oluşan stres azaltılarak kalp sağlığı desteklenebilir.