HASTALIKLAR

Diyabet Hastalarının Rutin Kontrolleri Nelerdir?

Hepimiz Aileyiz Kurumsal Icon hepimizaileyiz.com.tr
Yayın : 22.05.2013

Diyabet Hastalarının Rutin Kontrolleri Nelerdir

Diyabette kan şekerimizin kontrollü olması gerekir. Diyabetin seyrinin nasıl gittiğini de, bazı kontrolleri yaptırarak anlayabiliriz. İşte uzmanlardan diyabet hastalarının rutin kontrollerine dair bilmesi gerekenler.

İşte diyabet hastalarının bilmesi gerekenler:

* Günlük kan şekeri takibi: Kan glikoz testleri diyabetin kontrolünü sağlamada oldukça güvenilir testlerdir.

Kan glikozunuzu ne zaman ölçmelisiniz?

• Sabah NPH (orta etkili) insülin kullanılıyorsanız, kan glikozunuzu sabah kahvaltısından ve akşam yemeğinden önce ölçmelisiniz.

• Kristalize (kısa etkili) insülin kullanıyorsanız, enjeksiyondan 3-4 saat sonra kan glikozunuzu ölçmelisiniz.

• Oral antidiyabetik hap kullanıyorsanız sabah kahvaltısı ve akşam yemeği öncesi, şekerinizi tıbbi beslenme tedavisi ile kontrol ediyorsanız sabah kahvaltıdan önce ve herhangi bir ana öğünden 2 saat sonra ölçüm yapılmalıdır.

Kan glikozu ölçüm sayısı ne olmalıdır?

1- Diyabet tanısı yeni konmuşsa, hipoglisemi belirtilerini hissetmeyen diyabetlilerde, brittle diyabetlilerde, gebe diyabetlilerde günde 4-7 kez kan şekeri ölçümü yapılmalıdır.

En sık kullanılan yöntem:

• Sabah aç karnına

• Öğle yemeği öncesi saat: 12:00’de

• Akşam yemeği öncesi saat: 18:00’de

• Gece yatmadan önce saat: 22:00’de

• Haftada bir gün gece 03:00’te

2- Diyabet kontrolünüz çok iyi ise, haftada 1-2 gün günde 4 kez yada her gün farklı bir zaman diliminde ve haftada bir gün gece saat 03:00’te kan şekeri ölçülmelidir.

3- Tıbbi beslenme tedavisi veya oral antidiyabetik alan Tip 2 diyabetlilerde diyabet kontrolü iyi ise, haftada 1-2 gün aç iken ve gece yatmadan önce (saat 22-23 arası) kan şekeri ölçülmelidir. Diyabet kontrolü, kontrol sağlanana kadar günde 4 kez aç, ana öğünlerden 2 saat sonra, gece yatmadan önce ve haftada 1-2 kez gece 03:00’te kan şekeri ölçülmelidir.

Kan Şekerinizi Ölçerken Bunlara Dikkat!

Günümüzde evde kendi kendinize kan şekeri ölçmenizi sağlayan, kullanımı pratik ve kısa zamanda sonucu veren glikometriler üretilmiştir. Kan testi yapmadan önce ellerinizi su ve sabunla yıkayın. Ellerinizi yıkamaktaki amaç, ölçüm sırasında parmaklarda şeker kalmışsa (örn; glikoz tabletlerinden veya yediğiniz şekerli bir besinden) test sonucu yanlış çıkabilir. Parmak uçlarınızı yanlardan delerseniz daha az ağrı hissedersiniz. Parmak delme aletinizi başkasıyla paylaşmayınız.

Evde Kan Şekeri İzlemenin Yararları Nelerdir?

- Daha kolay ve ekonomik kan şekeri kontrolü sağlanmasına yardım eder. Striple kan şekeri ölçümü, labaratuvar koşullarında ölçümden daha ekonomiktir, üstelik strip-healtyle ölçümde çok kısa süre içerisinde sonuç alınabilir, böylece zaman kaybı da önlenmiş olur.

- Hipoglisemi ve hipergliseminin erken fark edilerek önlenmesini sağlar. Hipoglisemi veya hiperglisemi belirtisi hissettiğiniz anda evinizde hemen ölçüm yapıp sonuç alabildiğiniz için, zaman kaybetmeden ve bu komplikasyonlardan zarar görmeden şekerinize müdahale edebilirsiniz.

- Kullanılan diyabet ilaçlarının doz ayarını kolaylaştırır. Evde izlediğiniz kan şekeri sonuçlarınıza göre doktorunuz kan şekeri düşüklüklerini ve yükselmelerini, bunların ortaya çıkış zamanlarına göre değerlendirerek tedavinizi çok daha iyi planlayabilir.

Diyabet Hastalarının Rutin Kontrolleri Nelerdir

- Daha güvenli ve rahat bir yaşam sağlar. Kan şekeri ölçüm cihazınızı yanınıza alarak rahatça seyahat edebilirsiniz, gideceğiniz yerin yakınında kan şekeri ölçümü yapabilen bir yer aramanız gerekmez. Böylece kendinizi daha güvende hissedersiniz.

- Kan şekeri kontrolü daha iyi sağlanarak uzun dönemde oluşabilecek kronik komplikasyonların azalmasını sağlar. Şeker yüksekliklerinizi daha yakından ve sık takip edebileceğiniz için, erken müdahale ve tedavi sayesinde ileride oluşabilecek risklerden (retinopati, nöropati v.b.) korunmuş olursunuz.

- Yaşam kalitesi artar, hastaneye yatış nedenleri azalır. Hastaneye yatış nedenleri arasında hiperglisemi komaları, hipoglisemi koması, kronik komplikasyonlar yer almaktadır. Bu komplikasyonlar size ve ailenize maddi-manevi zarar verir. Evde kendinizi yakından takip etmeniz bu tür sorunlarınızı önemli ölçüde azaltacaktır.

* Haftada bir tansiyon takibi:

Tansiyon sorununuz olmasa bile haftada bir kontrol ettirmelisiniz. Genelde tüm diyabetlilerin yüksek tansiyon şikayetleri mevcuttur. Tansiyon yüksekliği kan şekerinin yükselmesine neden olabilir. Diyabetlilerde tansiyon sınırı 130/ 80 mmHg’ dır. * 3-4 ayda bir HbA1c takibi:

HbA1c: Kırmızı kan hücrelerinde glikozun bağlı olduğu hemoglobin yüzdesini gösteren bir ölçü birimidir. Hemoglobin kırmızı kan hücrelerinde oksijeni bağlar ve taşınmasını sağlar. Test, 120 gün yaşayan ve daha sonra dalakta parçalanan kırmızı kan hücrelerine dayalıdır.

Kısaca HbA1c son 2-3 ay içindeki ortalama kan glikozu düzeyini verir. HbA1c diyabet kliniğinde düzenli aralarla (en az 3-4 ayda bir) takip edilirse, bu bize glisemik kontrolünüzün yıl boyunca nasıl olduğunun iyi bir özetini verecektir.

Çocukluktan ergenliğe geçiş (puberte) döneminde büyüme hormonu salgılanır ve bu dönemde kan glikoz düzeyleri artar. Sonuç olarak puberte döneminde iyi bir HbA1c değeri elde etmek zordur.

% HbA1c Ortalama kan şekeri (mg/dl) 4 60 5 90 6 120 7 150 8 180 9 210 10 240 11 270 12 300 13 330

HbA1c insülin kullanan diyabetlilerde yılda 4 kez, insülin kullanmayan diyabetlilerde yılda en az 2 kez bakılmalıdır.

HbA1c Düzeyiniz Nasıl Olmalı?

HbA1c değerlerinde bireysel farklılıklar olabilir, sizin için normal olan değeri diyabet ekibi ile konuşmalısınız.

Diyabetli değil-normal değerler % 4-6 İdeal diyabetik glisemik kontrol % 6-7 Kabul edilebilir glisemik kontrol % 7-8 Komplikasyonlar açısından riskli % 8-9 Kabul edilemez, komplikasyon riski yüksek >%9

Yapılan bir çok çalışma % 7-8’lik bir HbA1c değerinin uzun dönem komplikasyonları önemli ölçüde azalttığını göstermiştir. HbA1c’nin % 9 olması ise riskin önemli ölçüde artmış olduğunu gösteren bir uyarı işaretidir.

HbA1c düzeyinin çok düşük olması durumunda, ortalama kan glikozu düzeyiniz çok düşük olacaktır ve hipoglisemi riski artacaktır. Çok küçük çocuklarda (2 yaşından küçük) beyin halen gelişimini sürdürdüğünden, düşük kan glikozu ile birlikte yineleyen ciddi hipoglisemi ve konvülsiyonlar beyne zarar verebilir. Okul öncesi çocuklarda ciddi hipoglisemiden kaçınmak öncelikli hedef olmalıdır.

* Yılda bir kez böbrek fonksiyon testleri: Böbreklerde kan damarları kandaki yıkım ürünlerinin idrara filtre edilmesini sağlayan küçük yığınlar oluşturur. Bu damarların duvarında hasar oluştuğunda idrara protein çıkışında artış gözlenir. Bu protein çok düşük düzeylerde olsa bile idrarda saptanabilir (mikroalbüminüri olarak adlandırılır). Protein kaçağı devam ederse kan basıncının yükselme riski ortaya çıkar. Bu durum diyabetin başlangıcından yaklaşık 20-30 yıl sonra ortaya çıkar ve vücudun atık maddeleri dışarı atamamsına neden olur. Böbrek sorunu tedavisiz bırakıldığında 7-10 yıl içinde diyaliz gereksinimi başlar.

Tüm diyabetlilerin yaklaşık üçte birinde mikroalbüminüri ve buna bağlı kalıcı böbrek hasarı görülür. Bu sorunların erken dönemde tespit edilmesi tedavi açısından oldukça önemlidir. Erken tespit içinde belli aralıklarla bazı testlerin yapılması gerekir. Bu testler kanda üre, kreatinin ve idrarda mikroalbüminüri tayinidir.

Milroalbüminüri: Kronik kopmplikasyonların oluşumundaki risk faktörlerinin azaltılmasının ve iyi metabolik kontrol göstergelerinin arasında albüminüri de vardır. Milroalbüminüri testi 3 yöntemle yapılabilir:

1. 3-4 saatlik idrar biriktirilerek 2. Günün herhangi bir saatinde yapılan idrarda albümin/kreatinin oranı hesaplanarak 3. 24 saatlik idrar biriktirilerek, kreatinin ile birlikte değerlendirilir.

Mikroalbüminüri idrarda 2-3 ay içinde birbirini takip eden 3 testten en az ikisinde 30-300 mg/gün albumin çıkarılması anlamına gelir. Gündüz saatlerinde mikroalbüminüri atılımı geceye göre %25 daha fazladır. Ağır egzersiz yapılması, kan şekerinin çok yüksek seyretmesi, enfeksiyonlu hastalıklar, kalp yetmezliği, hipertansiyon atakları gibi durumlar böbreklerden atılan albümin miktarını değiştirebilir. Bunlar göz önüne alınarak daha güvenilir sonuçlar elde edebilmek için:

• Sabah ilk idrar veya sabah saatlerinde çıkarılan idrar örneği kullanılmalıdır (spot idrarda mikroalbüminüri bakılacağı zaman). • Ölçüm test çubuklarıyla yapıldıysa ve sonuç pozitif çıktıysa üriner enfeksiyon araştırılmalı, enfeksiyon varsa tedavi olduktan sonra tekrar albümin ölçümü yapılmalıdır.

Son yıllarda mikroalbüminüri basit test çubuklarıyla (micral test) her yerde ve kısa sürede değerlendirilebilir. Bu çubuklarla ölçüm hem pratiktir, hem de %95 oranında doğru sonuç verir.

* Yılda bir kez EKG (kalp grafisi): Kalp-damar sisteminizin kontrolü için en basit yöntem kalp elektrosudur. * Yılda bir kez göz dibi muayenesi: Diyabet tansı ilk konduğunda göz muayenesi yapılmalıdır. Daha sonra ise göz ile ilgili değişikliklerin erken saptanabilmesi için, diyabet tanısı konulmasının ikinci yılından itibaren yıllık göz muayenesinin yapılması gerekir. Ergenlik döneminde başlayan diyabette ise yıllık kontrollerin hastalığın 5. yılından sonra başlatılması önerilmektedir.

Muayeneden önce göz bebeklerinin büyütülmesi için göz damlası damlatılır, böylece retinanın daha büyük bir kısmının görülebilmesi amaçlanır. Kontroller sonucunda bir sorun gözlendi ise doktorun tavsiyesine göre kontrol aralıkları sıklaştırılabilir. * Yılda bir kez nörolojik muayene: Kan şekeri yüksekliği damar ve sinir sistemlerinize zarar verdiğinde, özellikle ayaklarınızda karıncalanma, his kaybı, üşüme vb. belirtilerle kendini gösteren nörolojik sorunlara neden olabilir. Şeker hastalarında ayak problemleri hastaneye yatışın en sık nedenlerindendir.

Diyabet Ayaklarınızı İki Yönde Etkileyebilir:

1. Sinirlerin hasar görmesi (sıcak- soğuk ve ağrı hissedilmeyebilir). 2. Kan damarlarını hasar görmesi (azalan kan akımı nedeniyle ayak ülserleri ve yaralarının geç iyileşmesine neden olur).

Genellikle birinci neden ağır basar, yayılan kan akımının azalması da olaya katkıda bulunur. Diyabet hekiminiz ve hemşirenize ayak muayenenizi mutlaka yaptırınız.

*6 ayda bir diş muayenesi: Kan şekeri yüksek olduğu zaman tükürükteki glikoz salınımı çürüklere sebep olabilir. Normalde tükürük glikoz içermez ancak kan şekeri belli bir düzeyin üstünde olduğunda tükürükte artmış miktarlarda glikoz bulunur. Bu nedenle çok yüksek veya dengesiz kan şekeri düzeylerine sahip bir kişinin dişlerinde çürük olma riski daha fazladır. En az 6 ayda bir kez diş doktoruna kontrole gidilmelidir.

*3-4 ayda bir doktor kontrolü: Tüm bu testlerin yapılabilmesi, genel muayene ve kullanılan ilaçların düzenlenebilmesi için belli aralıklarla doktora (tercihen diyabet doktoruna) kontrole gidilmelidir.
Vücudunuzdaki diğer şikayetlerinize göre başka testler yada doktorun görmesi istenebilir ( fizik tedavi, psikolog vb.)

Konular :