Hareketsiz Yaşam Varise Davetiye Çıkarıyor
Kış aylarında havanın soğuk olması nedeni ile sosyal aktivitelerimizle birlikte günlük hareketimiz de azalıyor. Karlı ve yağmurlu havada dışarı çıkmak yerine evde oturup keyif yapmayı seçerken; bir yere gitmek için de yürümeyi değil arabaya binmeyi tercih ediyoruz.
Hal böyle olunca hareketsiz yaşam tarzına alışmak da kaçınılmaz oluyor. Bu durum ise kilo almaktan, çeşitli ortopedik rahatsızlıklara kadar pek çok sağlık sorununu da beraberinde getiriyor. Bu rahatsızlıklar arasında varisler ilk sıraları alıyor.
Kalp ve Damar Cerrahisi Uzmanı Doç. Dr. Arif Tarhan, hareketsiz yaşamın varise davetiye çıkardığına dikkat çekti.
Doç. Dr. Arif Tarhan, kadın-erkek herkeste görülebilen bir hastalık olan varise karşı alınacak önemleri anlattı.
Varis depresyona bile neden olabilir
Toplardamarlardaki kalıcı yapı ve akım bozuklukları ile karakterize bir hastalık varis. Ani ve şiddetli klinik tablolara neden olmadığı için genelde önemsenmeyebiliyor. Ancak yıllar içinde, sinsi bir şekilde ilerleyip şikâyetlerin artmasına ve hatta bacak kaybına dek götürebilecek ciddi sorunlara neden olabiliyor.
Varisler genellikle çok ileri evrelere gelene kadar önemsenmediğinden bazen tedavide geç kalınıp çok iyi sonuçların alınmadığı bir hastalık grubudur. Bunun için tedavinin en önemli kısmını erken evrelerde teşhis konulması oluşturmaktadır. Bacak damarlarının görünür halde olması her zaman hastalık anlamına gelmemektedir. Ancak varisler geliştiğinde de damarlar ciltten kabarık, mor renkte ve hoş olmayan bir görünüme neden olurlar.
Varisler neredeyse bazı kişilerin bacaklarından utanır hale geldiği ve ne yapacağını bilemediği durumlardır. Hatta bu hastalık nedeniyle yalnızlaşan ve depresyona giren kişiler olduğu görülmektedir. Varis oluşumunda en büyük etkenlerden biri de hareketsiz yaşamdır.
Genetik olmakla birlikte düzensiz yaşam tarzı da varis oluşumunu kolaylaştırıyor
Toplardamar sistemindeki genişlemenin en önemli nedeni genetik olarak (ailesel) yatkınlığın bulunması ile yaşam tarzının durumu daha kötüleştirmesidir. Ayakta sabit olarak çok fazla duran bireylerde bacak toplardamarlarında dolaşım zorlaşır ve damarlar genişler, içlerindeki kapaklarda zamanla yetmezlik gelişir ve sonuç olarak varisler oluşur.
Toplardamarlarda kan yerçekimine karşı hareket eder
Kan, kalpten vücuda atardamarlar yoluyla taşınır. Dokular için gerekli olan oksijen ve besleyici maddeler hücrelere verildikten sonra kullanılmış kan, ortamdaki artık maddeleri toplar ve rengi koyulaşarak toplardamarlar yoluyla kalbe geri dönmektedir. Kanın toplardamarlarda kalp gibi bir pompanın yardımı olmaksızın, yerçekimi kuvvetine karşı taşınması bu damarların içlerindeki tek taraflı çalışan kapaklar (check valve) sayesinde olur.
Bacak toplardamarları temel olarak 3 çeşittir:
• Yardımcı toplardamarlar: Cilt altında yerleşiktirler ve bazıları gözle görülebilirler.
• Ana (Derin) toplardamarlar: Komşu oldukları atardamarla birlikte bacağın derinliklerinde kasların arasında bulunurlar.
• Birleştirici (Perforan) sistem: Yardımcı sistemden sistemden ana sisteme kanın taşınmasını sağlar.
Bacaklardan kalbe dönen kanın %90’ı ana sistemle taşınır. Yardımcı damar sistemi, Yardımcı damar sisteminde zaman zaman iltihaplanma, oluşan pıhtılarla tıkanma ya da damarların genişlemesi gözlenebilir. Ana sistem daha nadir bozulur.
Hastanın durumuna en uygun tedavi yöntemi seçilir
Ameliyatla tedavi yapılabildiği gibi günümüzde hastaya daha az zarar veren modern yöntemler ile daha estetik sonuçların elde edilmesi mümkün olmaktadır. Bu estetik yöntemlerde özellikli modern cihazların ve yöntemlerin deneyimli cerrahlar tarafından kullanılması daha iyi kozmetik sonuçlar ortaya çıkmaktadır.
• Endovenöz lazer ablasyonu (Ameliyatsız tedavi): Günümüzde tüm dünyada en popüler tedavi büyük varislerin içten lazer ile kapatılmasıdır. Bizim de en sık tercih ettiğimiz yöntem, renkli doppler ultrason eşliğinde Endovenöz lazer ablasyonu tedavisidir. Artık bu yöntem gelişmiş ülkelerde cerrahinin yerini almış bulunmaktadır.
Venöz cerrahide, hastalarımızın tanısı doppler US eşliğinde konulduktan ve bacak toplardamar haritalaması yapıldıktan sonra, genel anesteziye gerek olmadan lazer işlemi uygulanmakta ve hastalarımız biran önce ayağa kaldırılarak yürümeleri sağlanmaktadır.
Bir gece hastanede yatışın ardından hastalarımız evlerine gidebilmekte ve ertesi gün işlerine dönebilmektedirler. Öncelikle lokal anestezi altında yapılabilmesi, işlemin 30 dakika gibi kısa bir sürede tamamlanabilmesi, hastanın işlem sonrası hemen ayağa kalkabilmesi lazerin en önemli avantajlarıdır.
Girişimin başarısı %99 gibi çok yüksek bir orandadır. Bu yöntem varis yakınması bulunan hastaların %90’ine uygulanabilmektedir. İşlem sırasında gelişebilecek komplikasyonlar ameliyata kıyasla çok azdır.
• Dikişsiz ameliyat: Cerrahi gereksinimi bulunan hastalara kesi uygulamadan ameliyatta dikişe gerek olmaksızın mükemmel kozmetik sonuçlar elde edilmektedir.
Varis Başlangıç Evresindeyse Tedavisi Daha Kolay
Varisleri başlangıç evresinde bulunan hastaların tedavileri köpük skleroterapisi ve yüzeysel radyofrekans ablasyon yöntemi ile sağlanabilmektedir.
• Köpük skleroterapi: Bacaktaki varislerin içine çok ince iğnelerle özel bir yapıştırıcı köpük verilerek istenmeyen damarın tıkanması işlemidir. Biz bu yöntemi sadece çapı 1-3 mm olan varislerde uygulamaktayız. Çünkü daha geniş varislerde hem istenmeyen etki oranları yüksek olmakta hem de kozmetik sonuçları bekleneni vermemektedir. Bu işlem seanslar halinde uygulanmaktadır. Hasta girişim sonrası yürüyerek evine gidebilmekte ve araba kullanabilmektedir.
• Yüzeysel radyofrekans ablasyon tedavisi: Bu yöntem skleroterapi uygulanamayacak incelikteki her tür kılcal varise rahatlıkla uygulanabilmektedir. Yüksek frekanslı ses dalgalarının uygulanması ile damar yok edilmektedir. Bu tedavi vücudun her bölgesine her mevsim uygulanabilmektedir.
İşlem sonrası güncel yaşamla ilgili hiçbir kısıtlama yoktur. Yanık ve istenmeyen renk değişiklikleri olmaz, seanslar sık sık yapılabildiğinden tedavi kısa sürer. Hiçbir yan etkisi olmadığı gibi işlem tamamen ağrısızdır.
Varise Karşı Alınacak Önlemler Neler?
Neler Varise Neden Olur?
- Uzun süre ayakta sabit durmamak veya sabit bir şekilde oturmamak
Sabit bir şekilde uzun süre ayakta durmak veya oturmak varis oluşumunu ve gelişimini hızlandırır. Normal şartlarda bacaklardaki kasların kasılıp kasılması; toplardamarlarda yer çekiminin aksi yönünde sağılma etkisi meydana getirir. Bu etki ile toplardamarların içindeki kanın hareketine katkıda bulunulmuş olur. Bu sayede damar içinde kan birikimi, damarlarda genişleme ve ters yönde akım engellenir.
Oysaki uzun süre hareketsiz kalındığında damarlarda kan birikmesi, genişleme ve geri akım ortaya çıkacaktır. Bu nedenle uzun süre oturulan dönemlerde saat başı kalkıp 5-10 dk. yürümek, oturur pozisyonda iken ayakları sarkıtmak yerine bir sandalye-tabureye uzatmak toplardamar sağlığı açısından faydalıdır. Aynı şekilde uzun süre sabit ayakta durulması gerektiğinde saat başı 5-10 dk. yürümek damar sağlığı açısından faydalı olacaktır.
- Sıcak ortamlardan kaçınmak
Sıcak, damarlar üzerinde gevşetici etkiye sahiptir. Bu gevşetici etki damarların çapının artmasına neden olur. Damar çapındaki bu artış, kanın fizyolojik akımında yavaşlamaya neden olduğu gibi toplardamarlar içinde bulunan kapakçıkların fonksiyonunda da bozulmaya neden olur. Sıcak havada damarlardaki geçirgenliğin artışı ile damar içinden, dokuların arasına kanın sıvı kısmının kaçmasına ve ödeme de neden olur.
Bu nedenle sıcak banyo, buhar banyosu, sauna gibi sıcak ortamlar varis hastalığının gelişimi ve ilerleyişi açısından risk taşımaktadırlar. Aynı şekilde yaz ayları, güneşlenme de varis belirtilerini arttırır. Bu uyaranlardan kaçınmak veya maruz kaldıktan sonra bacaklara 5 dk. Soğuk su masajı yapmak hem şikâyetlerin azalması hem de hastalığın engellenebilmesi açısından faydalı olacaktır.
- Yüksek Topuklu ve Düz Ayakkabılar (babet) Giyin
Yüksek topuklu ve hiç topuksuz ayakkabılar giyildiği zaman diz altında ve arka tarafta bulunan kaslar yürüme sırasında düzgün ve yeterli bir şekilde kasılmazlar. Bu nedenle, o alanda bulunan toplardamarların içindeki akım, kasların sağıcı etkisinden uzak kaldığı için yavaşlar.
Kısa sürede çok ciddi sorunlara neden olmayan bu durum uzun sürerse toplardamar sorunları ortaya çıkmaya başlayabilir. Bu nedenle belirli zamanlarda, kısa süreler için yüksek topuklu veya hiç topuksuz ayakkabıların giyilmesi varis hastalığı açısından çok sakıncalı olmasa da her gün ve gün boyunca bu tür ayakkabıların giyilmesi hastalığın oluşumunu ve şikâyetlerin belirmesini kolaylaştıracaktır.
- Varise Neden Olmamak İçin Beli Sıkı Kıyafetleri Tercih Etmeyin
Toplardamarlar yer çekimine karşı ve pasif bir şekilde akımın devam ettiği damarlardır. Bununla birlikte damar duvarındaki kas tabakası çok kuvvetli olmadığı için dışarıdan gelebilecek basınç ve basılara karşı mukavemeti yeterince iyi değildir. Beli sıkabilecek korse gibi kıyafetler giyilmesi ya da beli sıkı pantolon-kemer kullanılması, toplardamar akımında bozulmalara ve dolayısı ile varis hastalığının oluşmasına ve ilerlemesine müsait bir ortam yaratacaktır.
- Varisi Önlemek İçin Fazla Kilolardan Kurtulun
Aşırı kilo öncelikle hareketsizliğe neden olacağı için, hareketsizliğin neden olduğu mekanizmalardan ötürü varis gelişimine açık bir zemin hazırlar. Bununla birlikte karın içinde biriken yağlar, bacak damarlarındaki akımı olumsuz yönde etkiler. Bu nedenle pek çok olumsuz sonuca neden olabilecek obeziteden uzak durmak damar sağlığı açısından da önemlidir.
#varis #varisi önlemek #hareketsilik #varis nedeni