Kış Enfeksiyonlarına Karşı Hangi Önlemleri Almalı?

Melis DEMİRYAS
Yayın : 24.11.2024

Kış aylarına girdiğimiz bugünlerde havaların soğumasıyla birlikte kapalı alanlarda geçirilen süre artıyor. Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Uzmanı Dr. Yasemin Balbay gerek yetişkinlerde gerekse çocuklarda bugünlerde nezle (soğuk algınlığı), grip (influenza), solunum yolu enfeksiyonları, bademcik iltihabı ve alt solunum yolu enfeksiyonlarının (KOAH, bronşit, zatürre vb) hızla yayıldığına dikkat çekti. 

Bu tür enfeksiyonların en çok çocuklar, yaşlılar ve kronik hastalığı olanlarda risk oluşturduğunu belirten Dr. Yasemin Balbay; virüslerin yol açtığı enfeksiyonların öksürük ve hapşırma sonucu damlacıkların çevreye saçılması, hijyene ve sosyal mesafeye dikkat edilmemesi ile bulaştığını söylüyor.  

Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Uzmanı Dr. Yasemin Balbay kış enfeksiyonlarına karşı herkesin alabileceği basit ama etkili önlemler hakkında bilgi verdi ve önemli uyarılarda bulundu. 

 Sağlıklı kalmak ve kış hastalıklarını önlemek için bu uzman tavsiyelerini dikkate alın. 

Kış Aylarında En Sık Görülen Hastalıklar Neler?

1. En Sık Görülen Kış Hastalıkları 

Soğuk hava yaklaşırken, bu dönemde hızla yayılabilen yaygın kış hastalıklarının farkında olmak ve önlem almak önemlidir. Bu hastalıklar, yalnızca fiziksel sağlığımızı etkilemekle kalmaz, aynı zamanda günlük yaşamlarımız üzerinde de önemli bir etkiye sahiptir.

Soğuk Algınlığı: Kış aylarının en sık görülen hastalığı olan soğuk algınlığı, virüs kaynaklı olup burun akıntısı, öksürük, boğaz ağrısı gibi durumlara yol açabilir.

Grip (İnfluenza): Grip de bir virüs kaynaklı olup ateş, vücut ağrıları, yorgunluk gibi daha yoğun grip belirtilerine yol açabilir.

Norovirüs: Bu son derece bulaşıcı virüse genellikle 'mide gribi' denir ve kusmaya, ishale ve mide ağrısına neden olabilir.

Zatürre: Çeşitli virüs veya bakterilerin neden olabileceği bir solunum yolu enfeksiyonudur; zatürre nefes almada zorluğa ve geçmeyen öksürüğe yol açabilir.

Akut Bronşit: Başka bir solunum yolu enfeksiyonu olan bronşit, balgamlı öksürük, göğüs rahatsızlığı ve nefes alma zorluğuna neden olabilir.

Boğaz Enfeksiyonu: Bakterilerin neden olduğu boğaz enfeksiyonu, boğaz ağrısı, ateş ve boyundaki lenf düğümlerinde şişmeye neden olabilir. 

2. En Sık Görülen Kış Hastalıkları Semptomları (Belirtileri)

Bu hastalıkların çoğu kış aylarında yaygın olsa da, gerektiğinde tıbbi yardım alabilmeniz için semptomlarının da farkında olmanız gerekir.

Dikkat etmeniz gereken, kış hastalıklarına dair bazı genel semptomlar şunlardır:

• Ateş
• Öksürük
• Burun akıntısı veya burun tıkanıklığı
• Boğaz ağrısı
• Baş ağrısı
• Vücut, eklem ağrıları

Kış Hastalıklarından Korunmak İçin Ne Yapmalı? 

3. Kış Hastalıklarını Önlemek İçin Ne Yapmalı?

• Ellerinizi Sık Sık Yıkayın

Enfeksiyonlardan korunmaya yönelik alınacak önlemler arasında; sosyal mesafeye dikkat etmek ve hijyen kurallarına uymak büyük önem taşıyor. Kış hastalıkları solunum yoluyla bulaştığı gibi, kirli eller de mikropların bulaşması açısından büyük bir risk taşıyor.

Mikropların yayılmasını önlemenin en etkili yollarından biri ellerinizi düzenli olarak yıkamaktır. Özellikle yemekten önce ve halka açık yerlerde bulunduktan sonra en az 20 saniye boyunca sabun ve ılık su kullanın. Sabun ve su yoksa alkol bazlı bir el dezenfektanı kullanın.

• Burnunuzu sildikten, öksürdükten veya hapşırdıktan sonra ellerinizi yıkayın.
• Çocuklarınızı ellerini sık sık ve doğru şekilde yıkamaya teşvik edin.
• Mikropların yayılmasını önlemek için yüzünüze, özellikle gözlerinize, burnunuza ve ağzınıza dokunmaktan kaçının.

İnsanlar gün içerisinde kirli ellerini ağız, burun veya gözlerine sürerek virüsleri alabiliyor. Ayrıca ağız ve burun salgılarının bulaştığı ellerin başka kişilere veya eşyalara temasıyla da mikroplar kolayca bulaşıyor. Bu nedenle, özellikle su ve sabunla el hijyenini sağlamaya özen gösterilmelidir. Mümkün olduğunca kapalı ve kalabalık ortamlardan kaçınmak, bu ortamlarda bulunulması durumunda da sosyal mesafeyi korumak kritik önem taşıyor. 

• Uykunuzu ihmal etmeyin 

Yeterli uyku almayı unutmayın - yetişkinler için önerilen miktar gecelik 7-9 saattir. Dr. Yasemin Balbay, yeterli, kaliteli ve düzenli uykunun da bağışıklığı güçlendirmek ve hastalıklara karşı savunma gücünü artırmak için olmaz kurallar arasında yer aldığını vurguluyor.   

• Bulunduğunuz ortamı saat başı 5 dakika havalandırın

Kapalı mekanların sık sık havalandırılması, kışın çok sık görülen hastalıklardan korunmada son derece önemli. Kapalı mekanlarda, öksürük ve hapşırık yoluyla ortama saçılan damlacıklar aracılığıyla, mikroplar çevreye hızla yayılır. Okul ve işyeri gibi kalabalık ve kapalı mekanlarda bu mikropların bulaşma riskleri artıyor.

Dolayısıyla, kapalı mekanların saat başı mutlaka en az 5 dakika havalandırılmasını öneriyoruz. Enfeksiyonlardan korunmak için evlerimizde de odaların düzenli olarak havalandırılmasına özen göstermeliyiz. Ayrıca evin ısısını iyi ayarlamalı ve  havanın aşırı kuru olmasını engellemeliyiz.

• Kat kat giyinin, bere takın 

Kış aylarında hastalıklardan korunmak için terletmeyen, çok kalın olmayan, aynı zamanda üşütmeyen kıyafetler tercih edilmeli. Soğuk havalarda tek kalın bir kıyafet yerine, ince özellikli kıyafetlerin bir iki kat şeklinde giyilmesinin, ısı dengesinin sağlanması açısından daha iyi bir koruma sağlıyor. Ayakların ısısının da iyi korunması gerekiyor. Pamuklu, terletmeyen ve çok ağır olmayan çoraplar ile ısı yalıtımını iyi sağlayan ayakkabı tercih etmekte fayda var. Ayrıca baş bölgesinden ısı kaybı fazla olabileceği için şapka veya bere takılması da büyük önem taşıyor.

Taze, besin değeri yüksek meyve ve sebzeler, bağışıklığı güçlendirmeye; soğuk algınlığı ve gribe karşı savaşmaya yardımcı olabilecek antioksidanlarla doludur.

• Bol su için, portakal, mandalina ve nar tüketin 

Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Uzmanı Dr. Yasemin Balbay, sağlıklı beslenmenin hastalıklarla savaşmada kritik rol oynadığına dikkat çekerek şöyle konuşuyor:

Bağışıklık sisteminizi destekleyen sağlıklı bir beslenme düzeni için:

• Bol miktarda doğal, besin değeri yüksek taze sebzeler, özellikle de yapraklı yeşillikler.
• Bazı meyveler, özellikle turunçgiller ve diğer C vitamini açısından zengin seçenekler.
• Kırmızı et, kümes hayvanları, taze balık gibi taze etlerden ve süt ürünlerinden yeterli protein alın.
• Hormon üretimini desteklemek için esansiyel yağ asitleri, doymamış yağlar ve bazı doymuş yağlar da dahil olmak üzere doğal yağlar.

tüketin.

Sağlıklı beslenme ve yeterli su tüketimi vücut direncini artırmada son derece önemli rol oynuyor. Proteinlerden zengin beslenmeli, bol vitamin içeren sebze ve meyveler, özellikle de C vitamin deposu olan portakal, mandalina ve nar tüketimine aşırıya kaçmamak koşuluyla mutlaka özen gösterilmeli.

Yeterli miktarda su tüketilmesi ile kan dolaşımı düzenlenir, metabolizma hızlanır, zararlı maddelerin ve toksinlerin vücuttan atılması kolaylaşır. Fazla şeker tüketimi bağışıklık sistemini zayıflattığı ve obeziteye yol açtığı için şeker ve zararlı karbonhidratlardan uzak durulmalıdır.

• Aktif Kalın ve Bol Bol Dinlenin

Vücut direncini artırmanın en önemli yollarından biri de hareketsiz yaşam tarzından kaçınmak ve düzenli egzersiz yapmaktır. Yaşa ve beden performansına uygun, düzenli bir spor alışkanlığının olması bağışıklık sistemini güçlendirerek hastalıklara karşı vücut direncini artırır.

Düzenli egzersiz, enfeksiyonlarla savaşmak için beyaz kan hücrelerini uyararak bağışıklık sistemini güçlendirir. Her gün en az 30 dakika fiziksel aktivite yapmayı hedefleyin, sadece yürüyüş veya hafif esneme bile olsa.  

Kış aylarında havanın soğuk olmasından dolayı dışarı çıkıp yürümek ya da egzersiz yapmak zor gelebilir ancak haftanın en az üç günü 45 dakika tempolu yürüyüş yapmak vücut direncini artırmaya ve hastalıklardan korunmaya önemli katkı sağlayacaktır.

Sağlıklı Bir Kış Geçirin!

Kış hastalığının tatil sezonunuzu mahvetmesine izin vermeyin. Kış hastalığını önlemek, kendinizi yaygın hastalıklardan korumak için basit ama etkili adımlar atmakla ilgilidir. Bu ipuçlarını uygulayarak, kış aylarında hastalanma şansınızı büyük ölçüde azaltabilirsiniz. Ve eğer hastalanırsanız, gerektiğinde tıbbi yardım almaktan çekinmeyin.