Evlenirken Sözleşmeli mi, Sözleşmemeli mi?
hepimizaileyiz.com.tr Yayın : 20.09.2012
Son yılların modası “evlilik sözleşmesi” ne bu haftaki yazımda, açıklık getirmek istedim. Geçen haftalarda evlenen Ebru Akel- Özer Sancak çiftinde bu konu tekrar gündeme geldi. Sancak ailesi ısrarla evlilik sözleşmesi talebinde bulundu. Ebru hanım ise “ bunu bir hakaret kabul ederim” diyerek teklifi ret etti.
Evlilik sözleşmesini birkaç kelime ile anlatabileceğimi düşünüyorum. “Ben sana güvenmiyorum, benimle param için evleniyorsun, kısa bir süre sonra benden boşanıp, mal varlığımdan hak elde etmek isteyeceksin. Böyle bir şey düşünmediğini ispat etmek için evlilik sözleşmesini imzala, bende sana güveneyim.”
Siz olsanız ne yaparsınız? “Bana güvenmiyor musun? Bunu aşkımıza, bana yapılmış bir hakaret kabul ederim” mi, dersiniz. Yoksa: “Sevgilim sana öylesine aşığım ki, bırak bu sözleşmeyi, ölüm fermanımı ver imzalıyım” mı dersiniz?
Yine basında yer alan bazı boşanma haberlerinden okuduğumuz kadarı ile mağdur durumdaki eş ( ki çoğu zaman bu rolde kadınlar var...) biri hayli yüklü tazminat ve servet paylaşım talebinde bulunuyor bazen alıyor, bazen alamıyor ve bu durumu kaybeden taraf haksızlığa uğramış olarak kendini görüyor.
İlk önce şunu söylemek lazım, adalet sistemi bu kararı verdiyse ortada bir haksızlık yoktur. Kanunlar çerçevesinde bu karar verilmiştir. Bu kanunlar, belli bir yaşam seviyesine ulaşmış eşlerin aynı yaşam kalitelerini sürdürmeleri, evlilik boyunca elde edilen veya elde tutulan gelir ve mal ediniminde her iki eşin ortak katkısı olduğuna ve ortada çocuklar varsa mağdur olmaması gerektiğine inanılarak bu şekilde çıkarılmıştır.
Ortada kötü niyetli yaklaşımlarda yok mudur? Tabii ki vardır. 25 yaşındaki bir kızın 70 yaşındaki evliliğinin aşk evliliği olduğunu bana kimse inandıramaz. Burada yine hukuk sistemine iş düşüyor, mağdur durumda olanı iyi tespit edip, ona hak ettiğini vermek.
Kişisel olarak hukuki düzenlemelere bazı eklemeler yapılarak daha adil bir sistemin getirileceğine inanıyorum. Örneğin evlilik süresi bir kriter olabilir. 1 senelik evlilikle 25 senelik evlilik aynı potada gözükmemelidir. Yine vatandaş olmak için yapılan sahte evliklerin veya baba veya anneden kalma emekli aylığını almak için yapılan sahte boşanmaların tespit edilmesi ile ilgili kurulan timlerin, boşanan insanlarla ilgili kullanılabileceğini düşünüyorum.
Nihayetinde “evlilik sözleşmesi” meselesine soğuk bakıyor, evlilikte nikah masasında verilen“ömrümüzün sonuna kadar bir yastıkta kocayacağız” sözünün yeterli olduğuna inanıyorum.
Sevgilerimle,
