Sevgilisiz Olmanın Dayanılmaz Hafifliği

hepimizaileyiz.com.tr
Yayın : 14.02.2014

“Sevgililer Günü”nü, sevgilisiz geçirmenin dayanılmaz hafifliği” konu başlığını gören okuyucularımın kafasından neler geçebileceğini ve bu düşünceye göre nasıl bir tip olabileceğinize gelin beraber bir sıralayalım. Tabii sıralama yaparken kadın ve erkek diye bir ayırım yapmalıyız çünkü aynı konu ile ilgili iki cinsiyet farklı tepkiler verebilir.

Kadınlarla başlayalım:

1-Adam gibi bir sevgilim var, ben onu seviyorum, o beni seviyor, konu beni bağlamıyor, sevgilisi olmayanlar düşünsün. (Bu tipler, adam gibi sevgilisi, akşam program yapmadıysa 2. maddeye bağlanıyor.)

2-Sevgilim veya kocam var ama Sevgililer Günü'nü hatırlayacak mı? ( 1. madde de gördüğünüz gibi sevgili var, koca kısmı 2. madde sınırlarına giriyor.) Bu tipler, “zaten hangi günümüzü hatırlıyor ki” diyerek bunalıma girerler. Bu madde sadece burada bitmez, kadınlar burada ikiye ayrılır, akşam programı zorla yaptırılır, dırdır edilir, ikinci seçenekte ise o gün ses çıkarılmaz yıl boyunca kafaya vurulur.

3- Sevgilisi olmayanlar, bu konumda iç maddeler çıkarmamız gerekiyor, başlayalım:

a-Sevgilisi olmamasına hiç takmayan, bugünü diğerlerinden farklı yaşamayanlar,

b-Sevgilisi olmamasına içten bozulan, dışarıya yansıtmayanlar, “ aman bugünü de ne büyütüyorlar” diyenler, ancak eve gidip yastığa kapanıp ağlayanlar bu sınıftadır,

c-Açık açık yakınanlar, “of ya bir 14 Şubat’ta yine yalnızım Allah’ım, niye ya niye” diyenler,

d-İşi kıskançlığa dökenler, “Aslı, sen bu adam da ne buluyorsun Allah aşkına, bir de akşam program yapıp zaman kaybedeceksin” diyenler, işin dedikodusunu yapıp “hiçbir birlerine yakışıyorlar mı, adamın zevkine bak” diyenler bu grupta değerlendiriliyorlar,

e-Bu grup olanlar ise bir melek olarak değerlendirilebilinirler, “Destekleyiciler”; sevgilisi olanı, olmayanı destekleyip, gaz veya moral verenler, kendilerini hiç düşünmeyip, başkalarının mutlulukları ile mutlu olanlar. Bu kişilerin bazıları “d” bendinin içinde de olabilirler, dikkatli olalım,

Erkekler:

1-Sevgilisi olanlar:

a-Onu güzel bir akşam yemeğine götürüyüm ve hediye alayım diyenler. Değerli okuyucularım üzülerek belirteyim ki bu tip erkek oranı (isteyerek yapanları kastediyorum) % 5 civarındadır. Bu kişilere “romantikler” diyelim,

b-“Umursamazlar”, bu gruba daha çok kocalar giriyor, bu günü hatırlasalar bile umursamazlar,

c-“ Zorunlu hizmet”, bu günü, bazen başına gelecekleri bildiğinden, bazen başına gelecekleri iyi hesaplamadığından, sonrasında zorla yerine getirenler,

d-“Yatakçılar”, bu günü amaçlarını bir parçası olarak görenler, hızlı yemek, basit hediye ve yatak. Zaman konusunda sıkıntıya düşünce, örneğin yemek uzayınca atarlanmaya başlayanlar, bu gruptadır,

e-“ Mazeretçiler”, bu gün kapitalizmin bize bir oyunu, saçmalık, ben seni her gün seviyorum, bu yıl unuttum seneye müthiş olacak vb mazeretleri olanlar,

2-Sevgilisi olmayanlar,

a-“ No women, no nag”: Çok şanslıyım bugün sevgilim yok, bugünü yırttık diyenler,
b- “ No women, no sex”: Bugünü fırsat bilip sevgili arayanlar,
c- “ No women, yes cry”: Bu yılda sevgilim yok diyip, hüzünlenenler,
d- “Mutluluğu tanımlayamayanlar” geçen youtube da seyrettim, adama “ mutluluk nedir?” diye sorulduğunda, “ sana ne kardeşim, o benim karımın bileceği bir iş” diye cevap veren odun adam tipi bu sınıfa giriyor, üzgünüm bu tip bir sevgili veya kocaya verebileceğimiz bir akıl yoktur.

Sonuca gelelim: Sevgilileri olanlara “Nice Sevgililer Günü dilerim”, sevgilileri olmayanların ise “Nice sevgilileri olmasını dilerim.”

Sevgiyle kalın,

Fikret Yıldırıcı