KÜLTÜR MANTARI - ÖZLEM TOPALOĞLU

Düşlerimdeki Yıkım

Hepimiz Aileyiz Kurumsal Icon hepimizaileyiz.com.tr
Yayın : 02.05.2012

Düşlerimdeki Yıkım

Her insanın ruhuna hitap eden ve kendine yakın hissettiği bir yer vardır. Bazen nerede gerçekten mutlu olacağınızı bilemezsiniz ve öyle bir yere rastlarsınız ki sanki daha önce bütün ömrünüz orada geçmiş gibidir.

Ben de şuan böyle bir mimarinin içerisinde buldum kendimi. Eski ve çok sağlam bir yapı. Beni oldukça heyecanlandıran bir yer. Şunu görüyorum ki, burada bana ait tüm anlar saklı. Ben neyi hatırlamak istersem bir film karesi gibi önüme serilecek. Hatta sadece benim yaşadığım kadarı değil daha da ötesi var ama bir yerde tıkanıp kalacak, biliyorum.

Güneş alan nadir kısımlardan bir yere geldim ve içimin ürpermesine neden olan soğuk çok az da olsa etkisini kaybediyor ama gelin görün ki burada, karamsarlık dişlerini geçirmiş eski binanın her yerine. Yürümeye devam ediyorum, bir yerden beni korkutacak bir şeyler çıkabilirmiş gibi yüreğim ağzımda… Heyecanım uyanık.

Düşüncelerim bir müzik yakıştırıyor buraya, ben yürüdükçe bazı kısımlarda oldukça yükselen ritim eşlik ediyor adımlarıma. Çığlıklar, çığlıklar büyüyor etrafta… İçeriye hapsolmuş dışarıya çıkamayan o kadar çok şey var ki… (Aşk, nefret, sevgi, şefkat, ölüm, inanç). Artık nefes almakta zorlanmaya başlıyorum, “boğulacağım derken” müziğin ritmi düşüyor kalbimin atışı yavaşlıyor… Dengemi tekrar kurmaya başlıyorum. Her duyguyu bir anda yaşadım bu yer öyle bir yer ki, bu an öyle bir an ki beni rahat bırakmıyor, tek mevsim var burada sonbahardan türemiş kış…

Bir deprem oluyor, hiç yıkılmayacağını düşündüğüm, güvendiğim bu yapının ilk önce her yerinden fışkıran tozuna boğuluyorum daha sonra tuğlalar tek tek düşmeye başlıyor, bina yıkılıyor. Halbuki bu zamana kadar ne şiddetli depremler yaşamıştı. Belki de şuan ki depremden daha da şiddetliydi ama öyle bir noktaya gelmiş ki artık hasar göre göre en küçük zelzeleyi kaldıramaz olmuştu.

Bu tarihi bina sorunlarımdan kaçış yerim, sığınağım. Hayal gücümün ürünü. Benim düşlerimde yarattığım bir yer ve siz düşlerinizde yarattığınız o yerin yavaş yavaş en kötü sonlara maruz kaldığını görürsünüz. Denizleri seviyor olabilirsiniz, öyleyse sorunlarınız stresleriniz arttıkça o denizde yavaş yavaş boğulmaya başlarsınız belki de hep sığ hiç dalgalanmayacağını düşündüğünüz o sakin denizde… Küçük bir adanız vardır, deniz onu yutar. Ormanlık bir alanda piknik yapıyorsunuzdur, beyninizdeki kurtlar sizi yemeye başlar.

Aslında bunları bu hale getiren sadece biziz, bu kadar büyütüp hortumlu bir deniz, bir enkaz, her köşede av izi süren kurtları oluşturan sadece biziz. Ben bu enkazın altında kalmamak için güzel yerler kurguladım beynimde. Her mekandan güzel kareler yerleştirdim. Siz de en sevdiğiniz yerlerin en güzel köşelerinde yaşatın sorunlarınızı…

Konular :